Trabzon Haber ve Trabzonspor Haber

2800 SİNEMA SALONU ŞEHİT AİLESİNDEN BAHSEDEN FİLMİ GÖSTERİME KABUL ETMEDİ

Bölgesel

GÜNEŞ’’SIVASIZ EVLERDEN BİRİ’’FİLMİNİ TÜRKİYEDE HİÇBİR SİNEMACI KAR ETMEYİZ DİYE GÖSTERMEDİ’’

İSMET KÖSOĞLU

Yönetmen İsmail Güneş, uzun süredir gösterime girmesi beklenen "Sıvasız Evlerden Biri" filminin, Türkiye genelinde hiçbir sinema salonu işletmecisi tarafından programına alınmaması nedeniyle belirsiz bir tarihe ertelendiğini açıkladı. Güneş, kararın gerekçesinin filmin "yeterince ticari bulunmaması" olduğunu belirtti.

Usta yönetmen İsmail Güneş filmin gösterilmemesi konusunda bir açıklamada kamuoyuna ve sinemaseverlere duyuru diye yaptığı açıklaması şöyle’’

Sevgili Türk milleti ve kıymetli sinemaseverlerimiz,2024 yılının başlarından bu yana, ülke çapında sınırlı sayıda sinema salonunda da olsa kitlesel gösterime sunabilmek için çok ciddi bir mücadele verdiğimiz filmimiz “Sıvasız Evlerden Biri” için, A90 dağıtım şirketi ile yaptığımız son iş birliği neticesinde, eserin gösterime çıkış tarihi olarak 26 Aralık 2025 Cuma gününde karar kılmıştık.

Gösterime çıkış tarihinin belirlendiği geçen Eylül ayından bu yana da sosyal medya sayfalarımızda sizlere filmimizi farklı farklı özellikleriyle tanıtan düzenli paylaşımlar yapmaktaydık. Bütün iyi niyetli gayretlerimize rağmen, bugün A90 dağıtım şirketinden son derece üzücü bir haber aldık.

Filmimizi izledikleri ilk günden bu yana içtenlikle destekleyen ve ülkenin mümkün olduğunca çok sinema salonunda gösterilmesi için son üç aydır canhıraş bir uğraş veren A90’daki çalışma arkadaşlarımız, “ülke sathındaki hiçbir salonun bu filmi birkaç hafta da olsa kamuoyuna sunmayı kârlı bir yatırım olarak görmediğini ve bu yüzden de gösterim için kendilerinden kopya talep etmediğini” bildirdi.

Neredeyse her şehirdeki yetkililerle ve salon salon yapılan görüşmelerden elde edilen bu acı sonuç, en özet şekilde şu anlama geliyor. Sinema salonu işletmecileri bu filmden yeterince para kazanmayacaklarını düşündüklerinden dolayı, “Sıvasız Evlerden Biri”, en azından bir süre daha sinemalarda gösterilemeyecek.

A90’daki film dağıtım uzmanı arkadaşlarımız, şartları çok zorladıkları takdirde birkaç büyük şehirdeki en fazla bir düzine dolayında salonu kısa süreliğine organize edebileceklerini, ancak bu aşırı kısıtlı gösterimin de filmin lâyık olduğu şekilde tanıtılıp geniş kitleler tarafından izlenmesine engel olacağını vurguladı. Onlar kesinlikle bu seçenekten yana olmadıklarını bildirdiler; ki biz de kendileriyle aynı fikirdeyiz.

Düşünebiliyor musunuz? 90 milyon nüfuslu, son 45 yıldır bölücü terörle yatıp kalkan ve bu uğurda 50.000 resmî ve sivil insanını, üstüne de 250 milyar dolar olarak ölçülen bir millî serveti yitiren Türkiye gibi “yaralı” bir ülkede, temel sorunu terör ve bu uğurda verilen kurbanlar olan 92 dakikalık küçük, mütevazı bir film, 40-50 salonluk butik bir gösterim bile olsa kamuoyu önüne çıkabilme şansı bulamadı.

Çünkü, filmimiz “neşeli” değil, “komik” değil, “eğlenceli” değil… Sululuk yapmıyor, hele hele belden aşağıya hiç oynamıyor. Bilakis, yürek yakıcı bir sorunu ödünsüz bir gerçekçilik diliyle beyazperdeye yansıtıyor. Daha doğrusu yansıtmayı deniyor, buna çabalıyor. Çünkü, ortada henüz yansıyabileceği bir beyazperde yok!

Ülke çapında zar zor ayarlanacak 3-5, hadi bilemediğiniz 5-10 cep salonunda yapılacak taş çatlasın tek haftalık bir gösterim, büyük zorluklar ve borçlanmalarla çekilen bu filmin ticarî ve sanatsal açıdan ölümü demek olacağından, biz de A90’ın yaklaşımına katıldık ve filmin şimdilik kaydıyla gösterimden çekilmesi teklifine onay verdik. Çünkü, yapacak daha mantıklı ve anlamlı bir hareket kalmamıştı.

Gerçi, sektöre iyi kötü aşinâ olanlar yaşanan bu tür trajedileri de çok iyi biliyor; fakat biz yine de zorunlu ve yürek incitici bir açıklamayla günümüz Türkiye'sinde sanata dair gerçekçi arayışların nasıl bir muameleyle karşı karşıya olduğunu herkesin bilmesini istedik.

Ülkemizde, bugünkü vahşi kapitalist koşullarda, Türk toplumuna somut, sahici meseleleri gerçekçi bir dille anlatan, ciddi, ağırbaşlı, halkı kakara kikiriye değil düşünmeye sevk eden yapıtlar üretip sunma ortamı bütünüyle ortadan kakmıştır. Türk sinema üretim ve dağıtım sektörlerinde artık tek geçerli olan akçe, ortaya konulan ürünün “ne ölçüde eğlenceli olup olmadığıdır.

Üzgünüz; meşrebimiz, eğitimimiz, duyarlılıklarımız ve en önemlisi de ülkemize karşı vicdanî sorumluluklarımız gereği, biz "halkımızı eğlendirmek" gibi bir görevi lâyıkıyla üstlenemedik.

Tüm sektörden ve salon işletmecilerinden bu nedenle özür diliyoruz. Hepsinin gişesi bol, kasaları tıka basa dolu olsun. Yaklaşık 2800 sinema salonuna sahip bir ülkede, mütevazı bir sanat filmini onca salonun % 1'ine dahi sığdıramadılar. Yönetmen İSMAİL GÜNEŞ

Sitemizden en iyi şekilde faydalanmanız için çerezler kullanılmaktadır.