Değerli bir büyüğümüzü daha kaybettik.

Tarihçi, araştırmacı yazar  Emin Karaca’yı,  günümüzün vebası  ve belası  covit-19 aramızdan aldı,  götürdü.

Yeri  doldurulamayacak  bir değeri  daha kaybettik.
İnandığı  davasından ve düşüncelerinden hiç ödün  vermediği için bir süre  Ceza Evi’nde tutuklu kaldı.

Eşitlikten yana olan Emin Karaca, kafatasçılığına karşıydı. Titiz yaratıcılığının ürünü olan kitapları arasında; Cumhuriyet Olayı (1995), Milliyet olayı (1995), Türk Basınında Kalem Kavgaları (1998), Sintinenin Dibinde (2000), Sevdalınız Komünisttir: Nâzım Hikmet'in Siyasal Yaşamı (2001), Sosyalizm Yolunda İnadın ve Direncin Adı: Kıvılcımlı (2001), 12 Eylül'ün Arka Bahçesinde (2001), Ağrı Eteklerinde İsyan (2003), Aydın Doğan (2003), Eski Tüfeklerin Sonbaharı (2004), Kaybolan Babıali’nin Ardından (2004), 150'likler (2004), Nâzım Hikmet Şiirinde Gizli Tarih (2005), Vedat Türkali Ansiklopedisi (2006) Birinci Mecliste Muhalifler (2008), Unutulmuş Sosyalist Esat Adil (2008), Tepeden Tırnağa Nâzım (2010), Nâzım Hikmet’in Aşkları (2010), Vaaay Kitabın Başına Gelenleri adlı eserler bıraktı ardında.

İnandığı davasından şaşmadan, eğilip bükülmeden hapiste yatma uğruna çizgisinden taviz vermedi. İdealleri uğrunda hep dik durdu. O, sevgisiyle, fikirleriyle, öncülüğüyle, örnek kişiliğiyle kalbimizde ve eserleriyle de düşüncelerimizde hep yaşayacaktır.

Işıklar içinde uyu Sevgili Emin Karaca…  ( Gönül Aydın)