TÜRKİYE’NİN GÜVENLİĞİ SINIRLARININ ÖTESİNDEKİ  GÜVENLİKTEN GEÇİYOR!

AK Parti Trabzon Milletvekili Salih CORA, Türkiye’nin dış politikada attığı adımların önemine değindi. Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde (TBMM) devam eden Plan ve Bütçe Komisyonu’nun Milli Savunma Bakanlığı Bütçe görüşmelerinde konuşan CORA, “Türkiye’nin dış politikada attığı adımları doğru yorumlamak gerekiyor. Türkiye bugün sınır ötesindeki sınırları güven altına alarak kendi sınırlarını da güven altına almış durumdadır.” dedi.

YARİ GÜZEL OLANIN GÖZÜ UYKU TUTMAZ

Türkiye’nin stratejik konumuna değinen Milletvekili CORA, “Bir taraftan Asya bir taraftan Avrupa kıtasının kesiştiği noktada, diğer taraftan mavi vatan ile Kıta Afrika’sına sınır, 3 kıtanın göbeğinde yer alan, her yönüyle stratejik konuma sahip bir ülkeyiz. Türkiye, aynı zamanda boğazlarıyla okyanuslara açılan, İpek Yolu güzergâhıyla Doğu Asya'ya uzanan, yine güneyde hilalî bereket olarak nitelendirilen paha biçilmez coğrafyanın ayrılmaz bir parçası. Böyle bir coğrafyada bulunan ülke hem çok şanslı hem bir o kadar da riskli durumdadır. Yani, güzel bir ifadeyle ‘Yâri güzel olanın gözü uyku tutmaz.’ derler. Her an bir tehlikeyle, her an bir saldırıyla, her an yeni bir Sevr veya yeni bir Sykes-Picot'la karşı karşıya kalabiliyoruz.” diye konuştu.

SİN KÜLAHIN GÖRÜNMESİN ANLAYIŞINA OLAMAYIZ

Türkiye’nin etrafının ateş çemberi ile çevrili olduğunu sözlerine ekleyen CORA, böyle bir durumda Türkiye’nin edilgen bir siyaset izleyemeyeceğine dikkat çekti. “Etrafımızda ateş çemberi oluşurken ‘Sin külahın görünmesin.’ diyerek bu yangın ortamından kurtulamayız.” diyen CORA, “Hâl böyleyken edilgen bir savunma yerine aksiyoner bir strateji izlememiz zaruridir. Ülkemizin güvenliğini bölgesel gerçekler üzerinden değerlendirmeliyiz. Edirne'nin güvenliği Balkanların güvenliğinden, Diyarbakır'ın güvenliği Halep'in güvenliğinden, Kars'ın güvenliği Bakü'nün güvenliğinden geçmektedir. Artık, sınırlarımızda sınırlı bir güvenlik konseptiyle güvende olamayız. Ülkemizin güvenlik konseptinin sınırlarının ötesindeki güvenlikten geçtiğini unutmamalıyız. Misakımillî sınırlarımızın bu manada ülkemiz için ne kadar önemli olduğu ortaya çıkmaktadır.” şeklinde konuştu.

ORTA DOĞU’DA AKTİF ROL OYNAYAN TÜRKİYE VAR

Orta Doğu’da yaşanan gelişmelerle ilgili de konuşan Milletvekili CORA, Türkiye’nin uydurulmuş sahte Orta Doğu kavramı içerisinde bölgeden uzaklaştırılmaya çalışıldığını ifade etti. Siyonistlerin vadedilen topraklar hedeflerinde sürekli Türkiye ile karşı karşıya geldiğini ve bu yüzden istedikleri oyunları gerçekleştiremediklerine dikkat çeken CORA, “Orta Doğu’da aktif rol oynayan Türkiye'nin, aslında hedeflerine ulaşmak isteyenlerin başına da bela olduğu görülmektedir. Siyonistler tarafından oluşturulmak istenen arzı mevud yani Tanrı'nın kendilerine vadettiği topraklar üzerinde bir cerrahi operasyon planlanmaktadır. Türkiye bu amacın önünde çok büyük bir engel olarak görülmektedir.” dedi.

TÜRKİYE FİLİSTİN’İ DESTEKLEMEYE DEVAM EDECEK

“Özellikle Filistin meselesi üzerinden örnek verecek olursak, Türkiye için Filistin meselesi oldukça önem atfetmektedir.” diyen CORA, “Toplumsal olarak ele

alındığında ünsiyet bağı sebebiyle duygusal bakılan bu mesele Türkiye'de devlet nezdinde akılcı ve stratejik açıdan ele alınmaktadır. Siyonistler, Tanrı tarafından vadedilen topraklara sahip olduklarında dinlerini tamamlayacaklarına inanmaktadırlar. Vadedilen topraklar arasına sözde PKK devletinin oluşturulmak istenen Güneydoğu Anadolu Bölgesi'nin tamamını kapsamaktadır. Geçmişte, bugün ve gelecekte Türkiye, Filistin davasını desteklemeye devam edecektir. Millet kavramına sahip olan Filistin devletinin kendi topraklarında mücadeleye devam etmesi ve İsrail'in emellerine engel olması önemlidir. Filistin devleti mücadelesine ne kadar devam ederse Siyonist anlayışın hedeflerini gerçekleştirmesine o kadar engel olmaya devam edilecektir. Bu açıdan bakıldığında Türkiye'yle tarihsel bağı olan Filistin devletine desteklerimiz devam etmelidir.” diye konuştu.

TÜRKİYE’NİN GÜVENLİĞİ MİSAKIMİLLİ SINIRLARININ ÖTESİNDE BAŞLAR

CORA, sözlerine şu şekilde devam etti: “Kuzey Irak, Kuzey Suriye ve ülkemizin güneyindeki topraklar üzerinde PKK, PYD piyonuyla mihver bir devlet kurarak hedeflerini gerçekleştirmek isteyenlere engel olmamız gözden kaçırılmaması gereken tarihî bir adımdır. Bu bağlamda, güvenlik, sadece devletin belirlemiş olduğu sınırlarda güvenli olmaktan ibaret değildir. Bir devletin güvenlik sınırı ne kadar uzaktaysa o kadar güvendedir. Her yönüyle aktif ve hareketli siyasi fay hatları üzerindeki bir bölgede yer alan Türkiye, sadece Filistin devletine verdiği destekleriyle de yetinmemelidir. Zira, son dönemlerde yıllarca batıdan şamar yiyen Orta Doğu ve Afrika'daki ülkeler Türkiye'nin oluşturduğu stratejik faaliyetler münasebetiyle bölgede güvenlik çemberlerini artırmaktadır. Bu nedenle Türkiye'nin güvenliği Misakımillî sınırlarının ötesinden başlar.”

ÇEVREMİZDE OLUP BİTENLERE DUYARSIZ KALAMAYIZ

Türkiye’nin barış, güven, huzur ve istikrar içerisinde yaşamasını teminat altına almak için etrafında olup bitenlere duyarsız kalamayacağını söyleyen Milletvekili CORA, “Libya'da, Suriye'de, Afganistan'da, Bosna'da, Azerbaycan'da, Akdeniz'de, Irak'ta hatta Katar'da olup bitenlere duyarsız, bigâne kalamayız. Sahada ve masada güçlü olmak için her aşamada güçlü olmalıyız. Her alanda gönül coğrafyamızdaki kardeşlerimizle stratejik faaliyetlerin içerisinde yer almalıyız. Gönül coğrafyamızla irtibatımızın kesilmesi şah damarımızın kesilmesidir çünkü ülkemizin güvenlik sınırının ne kadar güvende olduğu gönül coğrafyamızın huzuruyla mümkündür. Gönül coğrafyamız huzurdaysa, güvendeyse sınırlarımız güvendedir.” dedi.

HAKSIZLIKLARA KARŞI KÖR VE SAĞIR DAVRANMAYACAĞIZ

“Haksızlıklar karşısında dilsiz şeytan olmayacağız, kör ve sağır davranmayacağız. Bugün, Libya mutabakatını sağlamamış olsaydık Akdeniz Körfezi'ne sıkışmış bir Türkiye olacaktı. Orada darbeci Hafter güçleri karşısında millî hükûmet desteklenmemiş olsaydı bugün çok farklı bir fotoğrafla karşı karşıya kalacaktık.” diyen CORA, “Katar'da bir darbe planı yapıldığında Türkiye Katar'ın yanında yer almasaydı bugün Arap coğrafyasının Türkiye'ye bakışı çok çok daha farklı bir noktaya taşınacaktı. Türkiye, Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip ERDOĞAN liderliğinde kararlı adımlar atmaya devam etmektedir. Bakın, Venezuela'da birileri çıkıyor, oranın meşru devlet başkanı seçilmiş Başkan Maduro karşısına bir adamı başkan olarak atıyor. Atayabildiler mi? Türkiye'nin, Cumhurbaşkanımızın kararlı iradesiyle işte bunu gerçekleştiremediler. Aynı şekilde Suriye'den bizim çekilmemizi istiyorlar. Suriye'den Türkiye çekilmediği müddetçe orada oluşturacakları kurtlar sofrasına Türkiye dışındaki bir tezi gerçekleştirmelerine fırsat vermemekteyiz. Doğu Akdeniz'de aynı şekilde planları yine bozan Türkiye olmuştur. Kuzey Irak'ta İsrail bayraklarıyla uydu bir devlet kurulmasına Türkiye'nin kararlı tutumuyla müsaade edilmemiştir. Yani,

şunu özellikle ifade etmek istiyorum: Türkiye her alanda, her yerde vardır.” şeklinde konuştu.

PKK/PYD’NİN ÇAPULCULARINA PABUÇ BIRAKMAYACAĞIZ

Türkiye’nin Irak’ta ve Suriye’de PKK, PYD ve IŞID ile sıkı bir mücadele verdiğini ifade eden Plan ve Bütçe Komisyon üyesi CORA, verilen bu mücadelede CHP ve İYİ Parti’den bir teşekkür beklediklerini söyledi. CORA, “Biz PKK'nın da PYD'nin de kökünü kazımaya kararlıyız. PKK'nın, PYD'nin çapulcularına pabuç bırakacak bir ülke değiliz. Biz IŞID’i etkili bir mücadele ile sahadan sildik. Ondan sonra perde aralandı ve tiyatro ortaya çıktı. Biz, o topraklarda hem güvenliğimizi sağladık hem Suriyeli misafirlerin bir kısmının vatanlarına geri dönmelerine imkân hazırladık, bir terör devleti kurulmasını engelledik. Şimdi, samimi olanların teşekkür etmesini bekleriz. HDP, gölge etmesin, HDP'nin bir teşekkürünü beklemiyoruz ama CHP'den İYİ PARTİ'den bu manada bir teşekkür beklerdik.” dedi.

Dikkat!

Yorum yapabilmek için üye girşi yapmanız gerekmektedir. Üye değilseniz hemen üye olun.

Üye Girişi Üye Ol



Günebakış Trabzon Haber