banner240
banner237
banner238

KONTRA MI? ORTA MI? 

Öncelikle vurgulamalıyım ki gündem yaptığımız konular, toplumsal fayda adına ortaya koyduğumuz duruş ve seçilmiş olmanın sorumluluğu gereği ortaya koyduğumuz çalışmalar her partili veya her partili seçmen tarafından takdir edilmektedir.
Keşke böyle bir buluşmadan önce Sayın Azmi Kuvvetli –de- kamuoyunun kanaatince en faal meclis üyesi olan benim ile de istişare yapsaydı.
Aynı şekilde Avrasya Üniversitesi ile Yomra Belediyesi hakkında  Sayın Kuvvetli  benim ile istişare içerisinde bulunsaydı  gerçeği yansıtmayan bu talihsiz açıklamaları gerçekleştirmemiş olurdu. Çünkü çalışma tarzımı bilenler bilir ki konuları bilir kişiler ile her yönden ele almadan açıklama yapmam.
Yomra Belediye Başkanı’nı sahiplenmek, esasen beni hedef yapmak olarak algılanan bu açıklamalarda hukuk nihai kararını verdikten sonra bahsi geçen komisyonu kimin kurduğunu, hangi seçimle tarafsız olamayacak birinin Başkan seçildiğini, komisyonun idari ve hukuki yapısını da açıklasaydı keşke.
Dün partimize saldıranları, yarın da saldıracak olanları bey, beyefendi yapanlar parti aidiyeti güçlü olan benim ve parti büyüklerine yapılan saldırılarda kendini hedefe koymaktan imtina etmeyen beni anarken saygıyı unutuveriyorlar.
Keşke olaya vakıfmış edasıyla yaptığı sahiplenmede Sayın Azmi Kuvvetli kavganın nasıl sonuçlandığını da açıklamış olsaydı.
Ak Parti İl Başkan Yardımcısının işgali altındaki 7 küsür dönüm alan ne durumda mesela..?
Her fırsatta Yomralının hakkını yedirmem diyen Belediye Başkanı’na kayıtsız şartsız destek olduk.
Üniversite yetkilisi olduğunu basından öğrendiğimiz bir şahsiyetin galiz hakaretlerine en sert tepkiyi koyduk, adı geçen Başkan’ın çaresiz görüntüsüne en güçlü şekilde üzüldük, kendisini sahiplendik.
Olayın görüntüsünde millet olmayınca da tepkimizi ortaya koyduk.
Burada da siyasi sorumluluk ve toplumsallık vardı.
Kişiselleştirilmesini yanlış bulurum.
Kişiselleştirildiği noktada da olmadım, tartışmaların uzağında durdum.
Kamuoyu nezdinde doğru anlaşıldım.Fakat, Yomralıların hakkını yedirmem derken 15 dönüm alırım şeklinde kamuoyuna dönük bir konuşma hiç olmamıştır. Kamuoyuna yansıyan açıklamalar ortadadır ve Yomralıların hakkının yendiğine dair verilen mücadelede adı geçen Belediye Başkanı davacı değil müştekidir. Davacı arkadaşımız daha önce MHP Yomra Belediye Meclis Üyeliği yapmış Sayın Hasan Bayrak’tır.
Ancak sonuç itibariyle Üniversite henüz 15 dönüme razı gelmemiş, ortada akılcı yürütülen bir süreç hasıl olmamıştır. Bu süreci bütün yönleriyle, adli ve idari boyutuyla takip ettik, ediyoruz da.
Sayın Azmi Kuvvetli yerin Milli Emlak'ın olduğunu vurgularken de esasen olayın çok uzağında olduğunu ortaya koymaktadır. Şayet yer Milli Emlak’ınsa ‘’Belediyeye ne oluyor?’’ derler adama.
Alınan, iptal edilen meclis kararları, yargı süreci ve idari kararlar konusunda her yönüyle bilgi edinmek isterse İl Başkanımız seve seve görüşürüm. Bu şekilde olayı tek taraflı ve tek boyuttan ele alan soyut açıklamalar, gereksiz saldırılar ve anlamsız sahiplenmeler yaratmaktadır.
İl Başkanlığı Kongresi ile ilgili de bizi hedef yapan Sayın Kuvvetli, her yere aday olduğumuzu vurguladı.
Biz diktaya, gayri demokratik uygulamalara ve partililerin yok sayılarak, birilerine yaranmak adına kraldan çok kralcı olmaya çabalayanlara tepki gösterdik. Bu, sadece benim değil partide çoğunluğun tepkisiydi. Bu tepki sandığa yansıdı ve il delegelerinin yarısından çoğu bir şekilde mevcut başkana oy vermedi. Ayrıca kendi yönetiminde ve özellikle üst kurul delege listesinde 100'ün üzerinde çizik oldu.
Bu tepki bazı önemli ve emeği çok olan isimlerin yönetimden ayrılmasına, yeni yönetimde olmak istememesine sebep oldu. Ayrıca bazı ilçelerde yönetim, kiminde de yöneticiler istifa ettiler.
Biz, teşkilatların hangi kriterlere göre üst kurul delegelerinin seçildiğini bilme hakkı olduğunu vurguladık.
Yine soyut geçiştirmeler yapan Sayın Kuvvetli kriterleri açıklamadı.
Neye göre seçildiği belirsiz bir listeye girmek için aday nasıl olalım?
Kriterleri bilsek, şartlarımız uyuyor mu diye değerlendirip, aday olabilirdik..?
Umarım bu konuyu basın üzerinde tartışmaktan imtina edenler yönetim toplantılarında yöneticilerine anlatır, anlatabilir…
Büyükşehir ve Ortahisar Belediyeleri Meclis Grup Başkan Vekilliği yaptığım süre içerisinde bir kez olsun benimle birlikte basın toplantısı yapmamış, yerel-ulusal medya yolu ile kamuoyunu bilgilendirdiğim hiçbir konuyu sahiplenmeyip görmezden gelen otuz üç aydır İl Başkanlığı görevini yürüten Sayın Kuvvetli şayet beni, ağır toplarını yanına alarak basınla konuşacaksa başka herhangi bir konu gündemlerinde olmamalı. O kadarsa büyük mesele görüyorlarsa beni, sona bırakmamalılar, ana gündem olmalıyım…
Parti ve partililer benim üzerimden gündem olmamalılar, olmaya dönük bir gayretleri olmamalı.
Derdimizin koltuk olmadığını en ufak imada kendisine gösterdim.
Derdim millet adına faydalı çalışmalar yapmak, aldığım sorumluluğun hakkını vermek ve vicdanen görevimi yapmış olmanın huzurunu yaşamak.
Bunu yaparken kim takdir eder, kim tepki gösterir gibi bir endişem olmadı, olmayacaktır.
Kamuoyuna Saygılarımla,

Dikkat!

Yorum yapabilmek için üye girşi yapmanız gerekmektedir. Üye değilseniz hemen üye olun.

Üye Girişi Üye Ol

banner1

banner220



Günebakış Trabzon Haber