Karadeniz denince insanların aklına ilk gelenlerden biri fındıktır. Fındık Karadeniz bölgesi ile özdeşleşmiştir. Karadenizli insanlar yaza yaz mevsimi demez fındık sezonu ya da fındık ayı diye hitap ederler.
Karadeniz bölgesinden gurbete gidenler yaz geldiğinde yani fındık sezonu geldiğinde tatile değil memleketlerine fındık toplamaya giderler. Ancak son yıllarda fındık fiyatları öyle oldu ki gurbetten fındık için gelenlerin yol parasını karşılamaz oldu. Yıllar öncesinde fındık parasını alan aileler düğün, dernek kurarken, ev ya da arsa alırken günümüzde gurbetten gelenlerin maalesef masraflarını dahi karşılayamamaktadır.
Dünya nüfusunun arttığı bu dönemde, gıdaya her zamanınkinden daha fazla ihtiyaç duyulan bu dönemde fındığın daha değerli olacağını ve daha pahalı olacağını düşünmemiz gerekirken yevmiye parasını kurtarmaz oldu.
Bu dengesizliğin nedenleri sebepleri ile beraber araştırmalı, arka planda dönen dolapları, oyunları saf dışı etmemiz gerekir.
Dünyada en çok üreten ülke konumunda olmamıza rağmen neden fiyatı bizler belirleyemiyoruz? Yabancı firmaların ya da ülkelerin belirlediği fiyatlara neden bağlı kalıyoruz?
Fındık bu ülkenin ve Karadeniz Bölgesinin milli servetidir. Bu bölge yıllarca fındıkla ayakta kaldı. Ülkemiz için de ihracatı yüksek olan bir üründür. Bu ürüne sahip çıkılmalı. Gıda baronlarına ve diğer çıkarcılara yem etmeyelim.
Yani köyümüzdeki Ayşe teyzenin, Mehmet amcanın bin bir zahmetle ürettiği fındıkları yada diğer ürünlerin kaymağını bu vatanın evlatları değil de elin adamı yediği zaman benim zoruma gidiyor sizlerin zoruna gitmiyor mu?




