banner240
banner237
banner238

İnsan, yaratılışı gereği önemli bir varlıktır. Yüce Allah, her şeyi insana hizmet etsin diye yaratmıştır. Bunun karşılığında da insana sorumluluklar yüklemiştir. Sorumluluklarımızı yerine getirebildiğimiz ölçüde gönül insanı olabiliriz. Gönül insanı olmak, gönüllere dokuna bilmek çok önemli olsa gerek. Gönülle dokunmak bir marifetli bir cerrah ustalığı ve kuyumcu terzisi gibi hassasiyet ister. Bu günlerde ülkemizde küresel ısınma dolaysıyla olası bir kuraklığın kapımızda olduğu konuşuluyor. Susuz bir hayatın düşünülemeyeceği ve su sıkıntısının da çevreyi, bitkileri ve bizleri etkileyeceği çokça konuşuluyor. Yüce yaradan kimseyi susuz bırakmasın. Âmin… Keşke küresel ve bölgesel olarak ta gönül kuraklığıyla da ilgilenir olsak ve o soruna çözümler arıyor olsak.
Bizim suya, Güneş’e ve gıdaya ne kadar ihtiyacımız varsa en az ondan çok da gönül dostuna ihtiyacımız var. Bizim için doğamızda ve tabiatta oluşacak kuraklık kadar gönüllerin kuraklığı da o kadar önemlidir. Gönül dilini bilmek, gönle girebilmek ve gerçek dost gibi davrana bilmek. Önce kendimize, sonra da çevremize ve topluma faydalı olabilmek gerçeğini pratiğe dökebiliyorsak, işte o zaman gönül insanı olma yolundayız.
Bu hususta, insan olabilmek özelinde, herkesin görevi adam olmak, gönül insanı olabilmek için bize biraz daha fazla görev düşüyor. Bu gün doğal olarak kuraklık sıkıntımız yok, lakın gönüllerin kuraklığı, işyerimize, sokağımıza hâkim. Gıybet, dedikodu, suizan, iftira, gurur, bana necilik, makam hırsı, para hırsı ve bana dokunmayan yılan bin yıl yaşasın anlayışı gönülleri kuraklaştırıyor. Toplumdaki güveni ve huzurumuzu tehdit ediyor. Bu kuraklık toprağın, suyun ve havanın kuraklığından daha tehlikeleridir. Bize düşen, gönül insanı olmak için çalışmak ve gayret etmektir. Gönül insanı olmak da fedakârlık gerektiriyor, zamandan, evlad-u yardan ve keseden fedakârlık istiyor. Gönüller ancak böyle kuraklıktan kurtulur. Gönül ehli olmayı, çevremizi mutlu ederek, yardımlaşarak sorunlara çözüm odaklı yaklaşarak ve şeffaf olarak mutluluğun elde edebileceği gerçeğini idrak etmek gerektiriyor.

Tarihimiz gönül zengini dostlar ve güzel örneklerle dolu. Geleceğimiz ve huzurumuz için pırıl pırıl nesiller için gönüllerin yeşermesi gerek. Ne kadar çok ihtiyacımız var gönüllerin baharına. Kurarak gönülleri sulamak ve yeşeren gönüllere sahip daha iyi bir Türkiye’de, daha iyi bir dünyada yaşamak çok daha güzel olsa gerek. Bizim doğamız, mevsimlerimiz kuraklaşsa da gönüllerimiz kuraklaşmasın.
Allah, gönül kuraklığından cümlemizi muhafaza eylersin.
Âmin.
Kalın sağlıcakla. 
Kemal Özdemir

Dikkat!

Yorum yapabilmek için üye girşi yapmanız gerekmektedir. Üye değilseniz hemen üye olun.

Üye Girişi Üye Ol

banner1

banner220



Günebakış Trabzon Haber