MAATBACILAR ODASI GENEL MERKEZİNDEN HÜKÜMETE DESTEK AÇIKLAMASI

Kağıt; düşüncelerin, imgelerin ölümsüzleştirilmesine vesile olmuş bir araçtır.
Gönderilen mektuplar, resimler, ticarette kullandığımız fişler, faturalar, sevk irsaliyeleri v.s’ler; yazıp çizdiğimiz, karalama yaptığımız not kağıtları, çocuklarımızın zevkle kapladığı ders defterleri, az da olsa okuduğumuz roman, şiir, hikâye gibi kitaplar, devletimizin öğrencilere bedava dağıttığı ders kitapları, gazeteler ve dergilerin hammaddesi hep kağıttır.
Bunlarda kullanılan kağıt ve kartonların  %90’ına yakınını yurt dışından ithal ediyoruz. Yani kısacası dışa bağımlıyız. Nedeni ise yıllar önce kapatılan SEKA KAĞIT FABRİKALARI.
SEKA KAĞIT FABRİKALARI, aslında hepimiz için önem arz eden, ancak yıllar önce teknolojisi eski, çok fazla insan çalışıyor, karlılığı yok diye kapatılan Türkiye’nin en önemli kağıt fabrikaları idi.
İZMİT SEKA FABRİKASI        - 140.000 Ton/ Yıl
BALIKESİR SEKA FABRİKASI    - 100.000 Ton/Yıl
GİRESUN AKSU FABRİKASI    - 82.500 Ton/Yıl
DALAMAN SEKA FABRİKASI    - 200 Ton/Gün Kağıt
                    -130 Ton/Gün Karton
                    -120 Ton/Gün Kuşe
AFYON ÇAY SELÜLOZ FABRİKASI 39.000 Ton/Yıl Saman ve kamıştan Selüloz
ÇAYCUMA SEKA KRAFT FABRİKASI 100.000 Ton/Yıl Kraft
Kapasitelerini bilemediğimiz Mersin Taşucu Fabrikası, Kastamonu Seka Fabrikası, Bolu Seka Fabrikası.. Bu fabrikaların tamamı satıldı ve kapatıldı.
                                                           
Biz bu saatten sonra geriye dönük tartışmalara girmek istemiyoruz. Geçmiş geride kaldı. Bundan sonra önümüze bakmak istiyoruz.
Bugün ülkemizde 1. Hamur kağıt üreten beş tane fabrikamız var. Bunların yıllık kapasite  toplamları 250.000 ton / yıl civarında; oysa ülkemizde yaklaşık 650.000 ton       1. Hamur kağıt kullanılmakta,  geri kalan 400.000 ton kağıt ithal edilmektedir.
Bu fabrikalarımızın kapasitelerini artırmalarını, yeni birimler oluşturmalarını ve diğer kağıt ürünlerini üretmeleri için AR-GE çalışmaları yapmalarını talep ediyoruz.
Dışa bağımlılıktan kurtulmanın yolu yerli üretimden geçer. Bu aynı zamanda cari açığın azalmasına ve daha çok insanımızın istihdam edilmesine olanak sağlar. Tek çıkış yolumuzun bu olduğunu düşünüyoruz.
Çin’de hava kirliliği yapan kömürle  çalışan fabrikaların kapanması, Çin’in üretici konumundan ithalatçı duruma geçmesi kağıt piyasasında dengeleri alt üst etti. Yılbaşında tonu 450 dolar olan gazete kağıdı 800 dolar civarına yükseldi. Bu fiyat artışı gazetecileri ve yayıncıları etkiledi.
Yeni kağıt fabrikaları kurulmasını istiyoruz; devlet kuramıyorsa, bizlere arazi versin, teşvik versin, destek versin, yol göstersin; tüm matbaacılar, yayıncılar, gazeteciler, kağıt tedarikçileri hep birlikte fabrika kuralım ve işletelim.
Milli Eğitim Bakanlığınca Temmuz ayında ihaleleri yapılan ders kitapları, basımı ve ders kitapları satın alınması işlerine ait ihale alan matbaacılar ve yayınevleri sözleşmeleri yaptıkları tarihte dolar kuru 4,55 TL.  civarında idi. Bugün 6,60 TL. civarında seyretmekte 70.00 ton kağıt kullanıldığı bilinmekte olan kitaplarda, sadece kurdan ötürü 110 milyon TL.  fiyat farkı oluşmuştur. Bu kur farkı sektörümüzde yıkıma yol açacağını, bir çok firmayı batma noktasına getireceğini belirtmek isteriz.
Ülkemizde kullanılan kağıdın ancak %30’u geri dönüşümde kullanılmakta. Bunun daha çok arttırılması için tüm ülke olarak bir (GERİ DÖNÜŞÜM SEFERBERLİĞİ) çalışmasını  başlatmalıyız.
Burada da en büyük görev başta gazetelere, sivil toplum kuruluşlarına ve belediyelere düşmektedir. Geri dönüşümün %60-70’lere çıkarılması için çalışmalar yapmalıyız;bu sayede cari açığın ve işsizliğin birazda olsa düşeceğini de söyleyebiliriz.
Kağıt tedarikçileri ve malzeme tedarikçileri döviz kurlarındaki yükseklikten  dolayı  kağıt ve malzeme satışlarında temkinli davranmaya başladılar.Sattıkları ürünü yerine koyamayacakları düşüncesi ile vadeli kağıt satmayı durdurdular; bazı meslektaşlarımız günlük kur üzerinden peşin parayla bile kağıt temin etmekte zorlanıyorlar.

                                                  
Bankaların ticari kredi faizlerinin aşırı yüksek olmasından dolayı meslektaşlarımızın yüksek faizli krediler kullanması mümkün görünmemektedir. Nakit para sıkıntısında olan sektörümüz, peşin para ile iş yapmakta zorlanmaktadırlar. 
Sektörümüzde bir çok işletme kapanma riskiyle karşı karşıya kalmaktadır.
-    Yurt dışından gelen karton ve kağıt ithalatında gümrük ve vergisi alınıyorsa bunların alınmaması, 

-    Geçici bir süre kağıt ve kartondan KDV. Alınmaması

-    Tüm matbaa ürünlerinde KDV.’nin sabitlenmesi; yani 1. hamur ve gazete kağıdında %8; karton, otokopi ve kuşe kağıtları ile işçilikte %18 olan KDV’nin hepsinin eşit olması; yani %8’in altına düşürülmesi.

-    Dolar ve Euro kurunun yükselmesinin yanında kağıt fiyatlarını Dolar ve Euro olarak artış göstermesini anlamakta zorluk çekmekteyiz.

-    Okulların açılması ile birlikte öğrencilerimizin kullandığı kırtasiye ürünleri ve A4 kağıtların da aşırı yükselmesi aile bütçesini de olumsuz olarak etkileyecektir.

-    KOSGEB nefes kredilerine uygulanan ötelemenin diğer vergi barışında yapılandırılan borçların 2019 yılına ertelenmesi sektörümüzü bir nebze olsun rahatlatacaktır.

-    Devletin bundan sonra matbaa yatırımı yapmaması ve tasarrufa gidilmesi.

-    Küçük ve orta ölçekli matbaalarımızın özellikle maliye ile anlaşmalı matbaalarımızın bu güne kadar yaptığı yatırımlar düşünülerek basit usulde kullanılan evrakların E- fatura uygulamasına karşı olmadığımızı fakat burada kullanılan belgelerin anlaşmalı matbaalarda basılmasını talep etmekteyiz.