Trabzonlu
İş İnsanları ve
KTÜ’lü Akademisyenlerle 
Bilgi alış verişi yapmak için gittiğimiz,
Tiflis’ ten dönüş yolunda
Sabah 
Kahvaltımızı yaptıktan sonra,
Dönüş için arabaya bindik…
40 Km uzaktaki
Yolumuzun üzerinde olan
Misketa’ya uğradık…
Burada olan
UNESCO Kültür Mirası
Listesinde bulunan,
Svetitskhoveli Katedralini gezdik…
Güzel bir yolculuktan sonra
Saat 15,30 gibi
Batum’a gelmiş olduk…
Başkonsolosun
Planlı bir programı olduğu için
Bizi,
Yardımcısı karşılayarak,
Başkonsoloslukta ağırladı…
Çay içerek,
Batum ve
Gürcistan’la ilgili
Merak ettiğimiz soruları sorup,
Cevabını aldık…
Karşılıklı hediyeleşmelerden sonra
Batum’u gezip,
Tiflis’te binemediğimiz
Dönme dolaba bindik…
Fakat
Batum’da ki dönme dolap
Tiflis’teki dönme dolabın
En fazla 
Yarısı kadar bile büyüklükte değildi…
Toplanıp,
Sarp sınır kapısına gelmiş olduk…
Sorunsuz bir şekilde
Türkiye’ye giriş yaparak,
Bir kültür gezimizi daha sonladık…

Evet
Bu gezimizde
Dimağımızda kalanları
Sizlerle tekrar paylaşmak istiyorum…
Gürcistan’ın en büyük 
Ve
Başkenti olan Tiflis,
Gerçekten 
Görülmesi gereken yerlerden biri…
Sülfürlü sularının olduğu 
Hamamları,
Sağlık turları için çok ideal…
Çamur hastanesi olan burada kalıp,
Hastalığınıza
Çare bulabilirsiniz...
Leghvtakhevi Şelalesi
Hemen bu hamamların üst tarafında…
Görülmesi
Ve
Gezilmesi gereken bir yer…
Bu şelalenin etrafında
Sokak sanatçıları sanatlarını icra ediyor
Ayrıca
Nişanlanan ve
Evlenen çiftlerin,
Fotoğraf çekilme mekanlarından bir yer…
Rusya’dan kopan ülkelerin
Çoğu gibi
Gürcistan Anaerkil bir yapıya sahip
Ve 
Evin reisi
Genellikle kadınlar…
Gürcülerin annesi heykeli
Bunun ufak bir kanıtı…
Yaklaşık
10 yıl önce
100 Liraya, 150 Lari alınırken,
Şimdi 100 Liraya,
Yalnızca 15 Lari alınabiliyor…
Onun için
Bize göre burası 
Aşırı pahalı gelmekte…
Ortodoks Hristiyan olan Gürcüler,
Dinlerine çok bağlı…
Sürekli olarak Kiliselerde
Dua edip,
Haç öpmekteler…
Papazlara çok saygı gösterip,
Nişan, düğün gibi
Mutlu işlerinde olduğu gibi,
Cenaze,
Afet gibi acı olaylarında da,
Sürekli olarak Kiliselerde hazır bulunuyorlar…
Ancak
Kiliselerde
Dilenenlerde çoğunlukta…
Halk
Fakir ve 
Alım gücü çok düşük…
1960’lı yıllarda yapılan 
Tiflis metrosuna,
Yerin 100 metre altında olan
Dik merdivenlerle gidebiliyorsunuz…
Türkiye’den doğup
Hazar Denizine dökülen
Kura Nehri,
Şehri ikiye bölmekte olduğu için
Tiflis,
Köprüler şehri 
Olarak ta anılıyor…
Bu köprülerden biri de, Barış Köprüsüdür…
Camdan yapılmış örtüsü
Kadın petine benzetildiği için
Yapıldıktan sonra
Çok tartışılmış
Ancak
Şimdi Tiflis’in simge yapılarındandır…

Benim
Gürcistan ve
Tiflis ile ilgili aklımda kalanlar bunlar…
Sonuç olarak
Gürcistan 
Ama
Özellikle de Tiflis,
Gezip,
Görülmesi gereken yerlerden biri…
Bu yazıyla
Gürcistan ve 
Tiflis maceramı bitirip,
Türkiye gündemine geri dönelim…
Bu 
Kültür gezisinde
Bizlere eşlik eden
Ve
Yalnız bırakmayan
Değerli İş İnsanları ve
Değerli Öğretim Üyelerine
Şükran ve
Minnetlerimi bildiriyorum…

03.11.2022
Rahman AYHAN
Gazeteci-Araştırmacı Yazar

Dikkat!

Yorum yapabilmek için üye girşi yapmanız gerekmektedir. Üye değilseniz hemen üye olun.

Üye Girişi Üye Ol



Günebakış Trabzon Haber