Almanya’da
Noel tatilinin son günü olan
Salı günü,
Sabahtan erken kalkıp
Mülheim turu yapmış oldum…
Şehir merkezinde
3 saat ana merkezde gidip,
O kadar zamanda da
Geri dönmüş oldum…
Sokaklar boş
Ve
Mağazalar kapalıydı…
Fakat
Daha önce görmediğim yerleri
Yeni keşif ettim…
Avrupa
Türk Kültür Merkezine döndüğümde
Öğleyi geçmişti…
Yine
Otogar’dan ağabeyim
Halil Bayram’ın kızı olan Saadet
Beni arayınca,
“Hangi kentte olduğumu” sormuştu…
“Mülheim” deyince,
Kendinin de,
“Gelsenkirchen” kentinde
İkamet ettiğini
Ve
Çok yakın olduğunu, söyledi…
“Biraz sonra
Beni arayacağını” söyleyerek,
Telefonu kapattı…
Biraz sonra aradığında
“Bir arkadaşı ile beraber 
Oğlunun,
Beni alacağını” söyledi…
Oğlu ve
Arkadaşı yarım saat sonra
Beni almaya gelmişlerdi…
Evlerine gittiğimde
Eski günleri yad etmiş olduk…
Diğer
Beni misafir eden
Aileler gibi,
Saadet Hanım’da
Çok güzel yemekler hazırlamıştı…
Yemekler yenip,
Çaylar içilirken
Almanya ve Türkiye odaklı
Sohbete dalmıştık…
Saat geç olunca
Kalmam için ricacı oldular
Ancak
Gitmek isteyince,
Beni misafirhaneye geri götürdüler…
Yorucu geçen
Bir günün üstünden 
Hemen uykuya dalmışım…
Ertesi gün
Çarşamba günü,
3 günlük Noel tatilinden sonra
İlk mesai günüydü…
Yine
Otogar’ dan ağabeyimizin oğlu
Mustafa Kum gelerek
Beni aldı…
4 yaşlarında Mustafa’nın 
İkiz çocukları da 
Kaynanasına bırakmak üzere, arabadaydı…
Onları
Kaynanasına bıraktıktan sonra,
Velbert kentini gezdik…
Oradan
Heiligenhause kentini gezip
Abstküche Gölüne gelerek,
Orada
Maket gemileri,
Gölde yüzdürenlerle konuştuk…
Kuşların
Göç uğrağı olan bu gölde
Ördekler
Neşe içinde göle dalış yapıyorlardı…
Göldeki balıklar
Uzattığınız elinize gelerek,
Size
Adeta selam veriyor…
Almanya’daki 
Kurallardan biri de,
Yabani hayvanlara kesinlikle
Yiyecek veremiyorsunuz…
Şayet
Vermeye kalkarsanız,
Bir polis 
Ceza kesmek için başucunuzda beliriverir…
Gölün hemen üst tarafında
At çiftliği
Ve
At oteli var…
Bir yere gittiğinizde
Veya
Atınızı dinlendirmek istediğinizde
At oteline onu bırakıyorsunuz…
Çok ihtimamlı bakılan
Atınızın,
Kuaförde bakımı yapılıp,
Özel yoncalarla beslenmekte…
Ve
Kendine ait odasında
Rahatça dinlenmektedir…
Tabi
Atınızın bu rahatlığı için 
Otele,
Epey bir ödeme yapıyorsunuz…
Bu otelde
Atınıza oda bulmak için
Sıraya girmek
Veya
Önceden yer ayırtmak gerekiyor…
Göl ve 
Çevresini gezdikten sonra
Düsseldorf’a 
Gitmek için yola koyulduk…
Ren Nehri’nin 
Ortadan ikiye ayırdığı Düsseldorf,
Çok büyük bir şehir…
Burada
Her milletten,
Her renkten insan görmek mümkün…
Almanya’nın
Önemli kentlerinden biri olan
Düsseldorf,
Aynı zamanda 
Kuzey Ren-Vestfalya eyaletinin başkentidir…
Rheinturm denilen
170 Metre yüksekliğinde olan
Kuleye çıkarak,
Düsseldorf’a kuş bakışı baktık…
Girişi 10 Euro olan
Bu kuleye,
Çıkmak için yüzlerce metre sıra var…
Aynı zamanda lokanta olan bu kule
Sürekli dönmekte…
bazıları
Yemek yerken
Diğerleri ise kulede dolaşmakta…
Buradan
Odun ateşi ile pişen
İtalyan pizzacıya gelerek
Nefis pizza ile
Midelerimizi doldurduk…
Gece olmuş
Ve
Misafirhaneye Mülheim’e gelmiştik…
Bugünlük te bu kadar
Hoş kalın, hoşça kalın…

28.12.2023
Rahman AYHAN
Gazeteci-Araştırmacı Yazar

Dikkat!

Yorum yapabilmek için üye girşi yapmanız gerekmektedir. Üye değilseniz hemen üye olun.

Üye Girişi Üye Ol



Günebakış Trabzon Haber