Günümüzde,
Türkiye’de ki siyasetçiler,
Halkın 
Derdine derman olamıyor…
Halktan uzaklaşmış,
Sorunlarından bihaberler…
Ülkenin kaynaklarını
Fütursuzca 
Savurmaya devam ediyorlar…
Halk,
Ağır ekonomik baskı altında
Ezilirken,
Onlar halkı görmüyor…
Siyasetçilerin 
Almış oldukları kararlar,
Halkın 
Sorunlarını çözmekten çok uzak…
Bir kişiye bin hisse düşerken,
Bin kişiye ise
Bir hisse vermeyi bile, çok görebiliyorlar…
Ülkenin kaynakları
Yabancı şirketlere ve
Emperyalist ülkelerin büyük holdinglerine,
Peşkeş çekiliyor…
Rant, rüşvet,
İltimas almış başını gidiyor…
Hak, hukuk,
Adalet 
Ve
Liyakat,
Hiç olmadığı kadar,
Çiğnenmeye devam ediyor…
Siyaset,
Bugüne kadar
Hiç olmadığı kadar kirlendi…
Siyasetçilere
Artık güven kalmadı…
Öyle bir oldu ki,
Siyasetin 
Problemleri giderip,
Çözüm getireceğine inanılmıyor…
Sağ ve
Soldaki partiler,
Tekrarın devamı olarak görülüyor…
İktidar gibi
Muhalefet partileri bile,
Çözüm odaklı değil…
İşsizlik artmış,
Mülteci sorunu arşı aşmış,
Halk,
Geçim derdiyle bunalmış,
Sıkıntılar çoğalmışken
Bu baskılardan bunalan halk,
İktidara 
Oy vermeyeceğini dillendiriyor
Fakat 
“Muhalefetin de,
Çözüm olamayacağını” söylüyor…
Muhalefet,
Sorunlara çözüm üretmek yerine,
İktidardakiler ile
Dilleşmeyi tercih ediyor…
Moğol hükümdarı Hülagu,
Seyyid İbni Tavus’a sormuş,
“Kâfir,
Adil bir hükümdar mı?
Yoksa
Müslüman zalim bir hükümdar mı?” diye…
İbni Tavus şöyle demiş,
“Kâfir adil hükümdar daha iyidir,
Çünkü
Onun küfrü kendine,
Adaleti halkınadır…
Müslüman
Zalim hükümdarın ise
Müslümanlığı kendine,
Zulmü halkadır” diye söylemiştir…

Şimdi
Hak, hukuk,
Adalet ve
Liyakat adeta bitirilmiş,
Hukuksuzluk,
Hukuk olarak lanse edilmekte…
En önemli olan
Adaletin işlemediğini
Herkes dillendirmektedir…
Hatta
Bir Başsavcı çıkıp,
“Rüşvetsiz 
İş görülmediğini” dillendiriyor
Ama
Ne yazık ki,
Bu toplum olayları öyle kanıksamış ki,
Başka ülkelerde
Bu gibi durumlarda,
Adeta
Yer yerinden oynardı…
Ancak
Bizim toplumumuza
Ölü toprağı serpilmiş durumda…
Kimsenin
Umurunda bile değil…
100 kişiye
“Ülkemizin
En önemli sorunu nedir?” diye sorsanız,
En az
99 kişiden 
“Ekonomi ve
Mülteci sorunudur” diye,
Cevap alırsınız…
Ancak
Mangalda kül bırakmayan siyasetçiler,
Bu durumu
Görmezden gelmeye 
Açıkça devam etmektedir…
İnsanları
Açlığa mahkûm edip,
İktidardakilerin
Lütfu ve
İhsanı ile karnını doyurması,
Vatandaşın 
Bağlılığını devam ettirmesi sağlanmakta…
Açlıkla
İmtihan edilen toplum,
Bir kaşık balla
Sadakatine 
Devam ettirilmesi oluşturulmakta…
Gelişmiş
Ve
Modern ülkelerdeki vatandaşların
Yaşam biçimi,
Böyle yaşayan ülkelerdeki
İnsanlarla,
Kıyaslama bile yapılamaz…
Onlar için
Başını sokacağın ev,
Araba,
Yılda en az bir defa 
Başka ülkelere giderek tatil yapmak
İhtiyaç gibi görülürken,
Bizde ise
Bunlar çok lüks görülmekte…
Varsa yoksa
Kendinin ve sorumlu olduğu
Ailesinin,
Karnını doyurmaya çalışmak,
Onun için 
Bir 
Mecburiyet olarak durmakta…
Ne yapalım
“Coğrafya, kaderdir” diyen,
Doğru söylemiş…
Bu duygularla,
Hoş kalın, hoşça kalın…

20.11.2022
Rahman AYHAN
Araştırmacı Yazar

Dikkat!

Yorum yapabilmek için üye girşi yapmanız gerekmektedir. Üye değilseniz hemen üye olun.

Üye Girişi Üye Ol



Günebakış Trabzon Haber