Kızıl 
Kum çölünün
İçinde kurulmuş Buhara,
Yaklaşık
4 Bin yıllık bir şehir…
Semerkant,
Nasıl
Dünyanın güzeliyse,
Buhara ise
İslam’ın kubbesi sayılıyor…
Buhara’nın sözlük anlamı
“Tapınak” demektir…
Buhara
Araplar tarafından
708 yılında
Fetih edilerek İslam’la şereflendirilmiş…
İslam’dan önce
Buhara
Ve
Semerkant’ta 
Yoğun olan din Zerdüştlüktü…
Fakat
Bütün millet
Ve
Dinlere açık olan Buhara’da
Kimseye dini,
Milliyeti sorulmamaktadır…
Filistinlilere
Soykırım uygulayan Yahudiler,
Buhara’da halen daha 
Huzur ve
Barış içinde yaşamaktalar…
Buhara,
Çölün içindeki
Vahaya kurulduğu
Ve
Her dönem
Revaçta bir şehir olduğu için
Nereyi kazsanız
Altından tarihi bir yapı
Ve
Eşya çıkıyor…
5 metre aşağıda
Orta çağ dönemi kalıntılarına,
10 metrede
MS dönemlerine,
20 metreden
Milattan öncelerine
Ve
40 metreye kadar,
Değişik dönemlerin izine rastlanılıyor…
Koşu Kavak Turizm’in sahibi
Rıfat Bey,
Gruptakilere yine
Bir sürpriz yaparak,
Buhara ve
Özbekistan temalı
Dans ve
Defile gösterisini izlemiş olduk…
Koşu Kavak Turizm’in
Özbekistan ortağı olan
Cesur Bey,
Bize
Özbek pilavının 
Nasıl yapıldığını bizzat göstererek,
Kendi elleriyle 
Yaptığı yemeklerle beraber
Gruptakileri doyurdu…
Özbek Pilavından başka 
Yöresel yemeklerin
Hem yapılışını
Hem de
Nasıl yenileceğini 
Bizlere göstermiş oldu…
Bir yetkiliye,
“Özbekistan’da
Güvenlik durumu nasıl?
Rahatça
Sokaklarda gezilebilir mi?” diye sorunca,
“Özbekistan’da
Güvenlikle ilgili hiçbir sorun yok,
Hırsızlık olmaz…
Toplasan
100 tane hırsız çıkmaz,
Onların hepsi tanınıyor
Ve
Bunların hepsini
Oy vererek,
Hükümeti kurmaları için
Meclise yolladık…
Sokaklarda
Bir tane bile hırsız kalmadı” dedi…
Bu söz
Benim aklıma
Başka bir ülkeyi getirdi
Ama
Bu ülke
Şu anda aklıma gelmedi…
Buhara’da
2 gece kaldıktan sonra
Hiva’ya gitmek için
Sabah 
Erkenden otobüse binerek,
Karakum çölünün
Tam merkezinde kurulmuş olan
Gezimizin son durağı olan
Hiva,
Amuderya’nın 
Solunda kalan bir şehir…
Buraya
Yaklaşık olarak
10 saatlik bir yolculukla
Gelmiş olduk…
Hiva,
Çok küçük ama
Her tarafından adeta tarih fışkırıyor…
Hiva şehrine,
“Gökyüzü altındaki
Açık müze” diye söylenmektedir…
Akşam yemeğimizde
Koşu Kavak Turizm
Ve
Özbekistan ortakları
Bizlere güzel bir sürpriz yaparak
Gruptaki bayanlara
Özbekistan motifli giyecek,
Erkeklere ise
Özbekistan’ın meşhur bıçaklarından
Birer adet hediye ettiler…
Bugün
09 Kasım 2023
Nasipse
Yarın saat 09.00’da
THY 
Bir sorun çıkarmazsa 
Türkiye’de olmaya çalışacağız…
Bu gezimizde
Koşu Kavak Turizm,
Özbekistan ortağı,
Rıfat Bey,
Her sorunumuza koşan Mine Hanım,
Gerçekten
Bir rehber değil de,
İşinin uzmanı bir Profesör gibi
Anlattıkları ilgiyle dinlenilen
Galip Bey,
Samimi tavrı
Sevecenliği ile her kese yaklaşan
Cesur Beye,
Ve
Gruptaki
Diğer arkadaşların hepsine
Çok ama çok teşekkür ederim…
Benim 
Hayalim olan
Buraları görebilmek arzumu
Gerçekleştirdikleri için
Hepsine minnettarım…
Son olarak
Bu gezimin özetini yazmak
Ve 
Düşüncelerimi
Sizlere aktarmak için sabırsızlanıyorum…
Bu duygularla,
Hoş kalın, hoşça kalın…

11.11.2023
Rahman AYHAN
Gazeteci- Araştırmacı Yazar

Dikkat!

Yorum yapabilmek için üye girşi yapmanız gerekmektedir. Üye değilseniz hemen üye olun.

Üye Girişi Üye Ol



Günebakış Trabzon Haber