Bir karar vermeliyiz… Olacak mıyız, ölecek miyiz? Ya da sömürülmeye ve sürünmeye devam mı edeceğiz? Mesele bu! Bu konuda bir karar vermek için Türkiye’den neler istendiğini bilmek gerekir.

Türkiye; sen edilgen dur! İtaat et! Tavsiyelere uy! Uyumlu ol! Atılgan hareket etme! Hamle yapma! Önceden kalma bazı özellerimizi, gizli anlaşmaları kurcalama; onları öğren ve şartlarını yerine getir! Uluslararası ilişkilerde milli duruş sergileme; bize entegre ol, yani bize uy, bize benze; halkını bize benzetmeye dönük projeler uygula! Türkiye’den İstenen budur! Karar verelim; bunları yapacak mıyız?

Türkiye; sen dünyada kurduğumuz düzene itiraz etme! “Dünya beşten büyüktür” deme! Batı’nın çıkarları üzerine kurulu sistemlerimizi zorlama! “Gümrük Birliğini gözden geçireceğiz deme!” “Avrupa ve Amerika’daki renkli kaldırım taşlarının altında ezilmiş milletlerin, sömürülen halkların kanları ve alın teri var” deme! Van minut deme! Onu deme, bunu deme! Yani Sus! uslu çocuk ol! Türkiye’den istenilen budur! Karar verelim; susacak mıyız?                              

Türkiye’de önceleri böyle şeyler olmuyordu, ne güzel müttefik, dost(!) ülkeler idik ve geçinip gidiyorduk; şimdi her şeyi inceleyen, karşı duran, sorgulayan asi bir ülke oldunuz, yalnızlığa itiliyorsunuz, farkında mısınız? Sevgili okurlarım, Türkiye’ye söylenmek istenen budur! Uslu çocuk olmaya devam mı edeceğiz, onurlu bir duruş mu sergileyeceğiz?

Türkiye’ye diyorlar ki, faizi düşürmeye çalışmayın, faiz Batı’da sıfıra yakın olabilir ama sizin ülkenizde yüksek olmalıdır; çünkü Türklerin milli gelirlerinin kaymağını söğüşlemek, kadimden beri bizim için önemli bir gelir kapısıdır ve bu gelir sürekli olmalıdır. Merkez Bankası’nın yapısı, kuruluş biçimi ve içeriği ile ilgilenmeyin; sistem üzerinden elde ettiğimiz faiz gelirinin önüne set çekmeyin, İMF soygununu neden durdurdunuz? Doğal yeraltı kaynaklarınıbizden bir şirket ortaklığı olmadıkça aramaya, işletmeye kalkışmayın! Nükleer enerjiye geçmeyin! Teknolojiden uzak durun! Cari açığınız her yıl büyük olsun ki bizden yüksek faizle borç ve emir almaya devam edin. Sizi daha önceleri elli cente muhtaç tutuyorduk, memur maaşlarını zor ödüyordunuz, o günlerde sizinle ne kadar da uyumlu çalışıyorduk; yine öyle kalın! Türk Milleti! Bir karar vermemiz lâzım, öyle mi kalalım?

Türkiye’ye uçak yapma, tank yapma, piyade tüfeği yapma, yerli silah sanayi oluşturma… Milgem, uçak gemisi, uzun menzilli füze, obüs, mühimmat yapma, yerli yazılım geliştirme; bu uğurda kendisini ülkesine adayan genç mühendislere yazık olmasın(!), yeni ölümler olmasın(!); “Atak” yapma, “Anka” yapma; bizden Heron al, Kobra, Apaçi al; yıl 1946… uçak fabrikalarınızı kapattırdığımız günleri hatırlayın, yine öyle uyumlu olun. Ne oldu size? Bakın bizi harekete geçirmeyin! Menderes, Özal, Mumcu, Hablemitoğlu, Bitlis ve daha onlarcası ders olsun size… Ey millet! Görüldüğü gibi bizi tehdit ediyorlar! Kararımız nedir? Bu tehdit karşısında eyvallah mı diyeceğiz?

Büyük Türk Milleti! Emredilen budur! Direnirsek büyük devlet oluruz, boyun bükersek sürünürüz ve bir gün ölürüz. Bir karar vermeliyiz; olacak mıyız, ölecek miyiz? Hangisi? Eğer güçlü bir ülke, müreffeh bir toplum olmak istiyorsak bunun ödenecek bedelleri vardır. Büyük Türk Milleti bu bedeli geçmişte ödemiştir, halen ödemektedir, bundan sonra da ödemeye hazırdır…

Kökü dışarıda olan bu sömürgeci yapıyı ortadan kaldırma çalışmalarının bedeli, bugün ülke içinde taraftar bulmuş, kurumlaşmış, dal budak salmış olmasından dolayı daha da ağırlaşmıştır. O nedenle ayrılığa düşmeden, milletçe bu ahtapotun kollarını kesmek, sonra tamamen ortadan kaldırmak için ortak bir paydada buluşmalıyız.

Ülke içindeki tartışma konularımız, vatanın bağımsızlığı, ülkemizin ve milletimizin bölünmez bütünlüğü ve Türklüğün bekâsından daha üstün, acil ve önemli değildir. Ortak paydamız Türkiye’dir; ülkesi için elini taşın altına koymaya hazır olan herkes bu yüke omuz vermelidir.

Bu eşsiz güzellikte, atadan yadigâr vatan topraklarının üzerindeki hatıralarımızın, ata-dede mezarlarımızın izlerinin Bosna’daki, Suriye’deki gibi silinmemesi için, milli ruhla mayalanmış, tam bağımsızlık düşüncesi ile bezenmiş; ulusal birlik, beraberlik ve kardeşlik duyguları ile Türk Milleti üzerine oynanmak istenen bütün oyunları hep birlikte bozmalıyız.

 Abdullah AYVAZOĞLU

Dikkat!

Yorum yapabilmek için üye girşi yapmanız gerekmektedir. Üye değilseniz hemen üye olun.

Üye Girişi Üye Ol

Avatar
Mustafa BERBEROĞLU 4 yıl önce

Çok haklısın hocam. Dahada fazlası var. Özellikle Terörle uğraşma, 40 sene kardeş kardeş yaşadık, 30 bin can verdik şimdi neden kafalarını kırıyorsunuz diyorlar. Selamlar.

Avatar
Abdullah GÜLAY 4 yıl önce

Teşekkür ederim

Avatar
Abdullah GÜLAY 4 yıl önce

Teşekkür ederim

Avatar
NAMİKHİKMETGULAY 4 yıl önce

YURTTA SUS,
CİHANDA SUS...
NE MUTLU TÜRKÜM DİYENE ....
BİR TÜRK DÜNYA YA BEDELDİR ...
DİYE DİYE UYUTTULAR, YİLLARCA....



Günebakış Trabzon Haber