Trabzonspor, şampiyon tamamladığı sezonun son müsabakası için İstanbul’da Başakşehir’e konuk oldu. Trabzonspor adına sadece ligi tamamlamak anlamına gelen bu müsabakada, rakibimizin hedef maçı olmasına binaen, şaibelere sebebiyet vermemek için hoca tam kadro sahaya çıktı.

Pek tabiki insanların geldiği yeri unutması, yaşadığı onca acı tatlı anıları yok sayması çok hoş karşılanmaz. Bu anlamda oyuncumuz Edin Vişça ile Hocamız Abdullah Avcı’nın, bu deplasmanda hatıralarla dolu geçmişleri nedeniyle duygulanmaları ve bunu yoğun yaşamaları gayet normaldir.

Tam bir bahar havasında ama boş tribünler önünde başlayan müsabakada Trabzonspor’un sahaya çıkarken Başakşehirli oyuncular tarafından alkışlanması ve hocaya gösterilen yoğun ilgi görülmeye değerdi.

Maçta Trabzonspor kendini çok zorlamadı. Trabzonspor adına idman havasında geçen müsabakada, Başakşehir üç puana ihtiyacı olduğundan daha diri ve istekli olan taraftı. Zaten bu istek ve arzu golleri getirdi. Maçın 11. ve 31. dakikalarında Mahmut’un ortasına Okaka ve Serdar’ın ortasına Epureanu kafa vurarak takımının gollerini kaydettiler.

Trabzonspor oyuncularına kızmak eleştirmek istemiyorum ancak bu iki golde de sadece seyrettiler. Akabinde Cornelius ile bulduğumuz pozisyonda çok tutuk davranarak golü kaçırdık. Artık bunları normal karşılamaktan başka bir şey yapamayacağız çünkü bu tutukluk, ligi şampiyon bitirmiş ve bunun sarhoşluğunu yaşayan takımlarda normal karşılanmalı.

Zaten maçın ilk devresi bitmeden Trabzonspor rakip sahada pozisyon ararken, Başakşehir’in hızlı bir kontra atağıyla karşılaştı ve buna bile cevap veremedi. Serdar ile o kadar rahat gelip golü buldular ki, skor bir anda 3-0 oldu. İnsan “Daha fazla yiyip karizmayı çizdirmesek…” diye düşünmeden edemiyor. Bizim adımıza çok kötü olan ilk devre bu skorla bitti.

Hoca üç oyuncu değişikliği ile ikinci devreye başladı. Aslında Hoca maça ilk 11’den daha aç oyuncularla başlamalıydı fakat bu şaibe kaldırır diye -tahminim- böyle bir tercih yapamadı. “Hayırlısı…” demekten başka bir şey gelmiyor elimizden.  Ama yine de sen şampiyon takımsın ve bunu bu camiaya yaşatmaya hakkın yok.

Başakşehir’in skoru koruma adına arkaya yaslanması, Trabzonspor’un baskılı gözüken oyununu ortaya çıkardı. Bu baskıyla maçın 58. dakikasında Nwakaeme’nin golü geldi ve skor 3-1 oldu. Bu gol Trabzonspor’da hareketlenmeye neden oldu. Baskısını devam ettiren Trabzonspor pozisyonlar da buldu. 

İkinci devre ilk devreye istinaden çok farklı oynayan Trabzonspor’da Bakasetas, Djaniny, Cornelius ve Nwakaeme’nin kaçırdığı net pozisyonlar izledik. Maçın bitiş düdüğüne kadar baskısını devam ettiren Trabzonspor, bu baskılı oyununda geç kaldı demeliyiz. Bu oyunu ilk devredede oynayabilselerdi maç çok farklı olurdu.

Sonuç olarak Trabzonspor koca bir sezonu iyisiyle kötüsüyle, acısıyla tatlısıyla şampiyon tamamlayarak camianın uzun süren hasretine son verdi. Bu şampiyonluk her şeye  değerdi, değdi de… Taraftarımız dillere destan kutlamalar yaparak dünyanın dört bir yanında izlenme rekorları kırdı fakat kırması muhtemel bir dizi rekoru da elinin tersi ile itti.

Bu sezon Trabzonspor’un gol rekoru, en erken şampiyon olma rekoru, en çok puan farkıyla şampiyon olma rekoru, toplamda puan rekoru ve en az gol yeme rekoru kırması muhtemelken bir sürü sebeplerden ötürü bu rekorları kıramamış olması, Trabzonspor’un şampiyon olduğu sezonda rekorlarla da tarihe geçebilme ihtimalini elinin tersiyle itmesine sebep oldu. 

(2010-11 ŞAMPİYONU TRABZONSPOR)

Dikkat!

Yorum yapabilmek için üye girşi yapmanız gerekmektedir. Üye değilseniz hemen üye olun.

Üye Girişi Üye Ol



Günebakış Trabzon Haber