ELİF ESEN:  ‘Şiddete karşı toplumsal mücadele seferberliği başlatılmalı’

‘Erkek şiddeti, mevcut uygulamalarla önlenemiyor’

“Erkek şiddeti, ülkemizde varlığını artan dozda hissettiren ve mevcut uygulamalarla önlenemeyen önemli bir toplumsal sorun. Kadının Statüsü Genel Müdürlüğü (KSGM) tarafından en son 2014 yılında gerçekleştirilen Türkiye’de Kadına Yönelik Aile İçi Şiddet Araştırması’na göre her 10 kadından yaklaşık 4’ünün fiziksel şiddete maruz kaldığı saptanmıştır. 2014 yılından bugüne değişen sosyoekonomik şartların bu veriyi olumsuz etkilemesi oldukça kuvvetli bir ihtimaldir. Hak temelli bir bakış açısıyla değerlendirildiğinde şiddet, kadını ‘eşit olmayan güç ilişkisi’ içinde mağdur eden bir haldedir. Erkek şiddeti sadece kadının yakınındaki kişilerin değil, toplumdaki diğer tüm birey ve kurumların da sorunu ve sorumluluğudur.’’

‘Şiddet, kadını sosyal hayattan koparıyor’

“Şiddet, kadının sosyal hayatında da büyük ölçüde bozulmalara sebep olmaktadır. Araştırmalara göre şiddete maruz kalan kadın, çocukları, arkadaşları ve yakınındaki kişilere şiddet tepkileri verebiliyor. Kadın, sosyal yaşamdan uzaklaşıp içe kapanık bir hale gelebiliyor, depresyona girebiliyor, özgüvenini yitirebiliyor, endişe ve korku duyabiliyor, madde kullanmaya yönelebiliyor ve hatta intihar düşüncesi oluşabiliyor. Ayrıca çoğu kadın yaşadığı şiddeti anlatmaktan çekiniyor, durumunu gizleyebiliyor. Şiddetin açığa çıkması halinde ise kadına yardım edilmesi yerine, kol kırılır yen içinde kalır anlayışıyla, aile birliğinin devam etmesi adına kadına sessiz kalması tavsiye edilebiliyor ve hatta kadın suçlanabiliyor.’’

‘Dilara’nın ölümü kadının korunamadığının göstergesi’

“Şiddet sınıf, etnik köken, sosyoekonomik düzey farklılığı olmadan tüm kadınları tehdit etmektedir. Üç gün önce yine bir kadının daha yaşam hakkı elinden alındı. Üstelik bir hukukçu, bir avukat ve koruma kararlarını, 6284 sayılı yasayı da en iyi bilenlerden biri olan genç bir kadını kaybettik. Avukat Dilara Yıldız’ın eski nişanlısı Oktay Dönmez tarafından öldürülmesi tüm toplumu derinden üzdü. Dilara, kamuya açık bir yerde, polislerin olay yerinde olmasına rağmen katledildi. Bu durum ülkemizde kadın cinayetlerinin ne kadar rahat işlenir hale geldiğinin, kadının korunamadığının göstergesidir.’’

‘Artan yoksulluk erkek şiddetini körüklemektedir’

“Bazı etkenler şiddetin dozajını, boyutunu ve sürekliliğini artırmaktadır. Ekonomik sıkıntılar, bu etkenlerin başında gelmektedir. Artan yoksulluk erkek şiddetini körüklemektedir. Gelir dağılımı eşitsizliği, işsizlik, sosyal dışlanma, aile yaşamında çözülme gibi olumsuz sonuçlarla birlikte erkek şiddetinde de artış gözlemlenmektedir. Zanlının Dilara Yıldız'ı darp ederek, ayrılmak için senet imzalatmak istemesi, mal varlığını, arabasını istemesi cinayete farklı bir boyut getirmiştir.’’

‘DEVA Partisi olarak çözüm önerilerimiz’

“DEVA Partisi olarak, her türlü şiddetle mücadelemizden asla vazgeçmeyeceğiz. Bu hususta devlet yetkililerini ivedilikle göreve davet ediyoruz. Bugün hayatta olan bir kadının daha kaybetmeye tahammülümüz yok. İlgili makamlardan taleplerimiz;

Her türlü şiddete karşı Toplumsal Mücadele Seferberliği başlatılması
Yasaların etkin şekilde uygulanması, erkek şiddetinde etkili yaptırım ve cezaların verilmesi
İstanbul Sözleşmesi’nden çekilme kararının Danıştay tarafından iptal edilmesi
İstanbul Sözleşmesi’nin yeniden imzalanması
Kadınlara karşı her türlü ayrımcılığa son verilmesi
Kamu görevlilerinin etkili engelleme yollarını kullanmalarının sağlanması, ihmal ve özensizliklerin önüne geçilmesi
İlgili mülki amirlerin destek eğitimlerle farkındalıklarının artırılması, hızlı ve etkin çözüm üretme kapasitelerinin desteklenmesi.’’

Dikkat!

Yorum yapabilmek için üye girşi yapmanız gerekmektedir. Üye değilseniz hemen üye olun.

Üye Girişi Üye Ol



Günebakış Trabzon Haber