Cumhuriyet tarihinin en büyük reformu olarak gördüğüm Cumhurbaşkanlığı hükumet sistemi sayesinde Türkiye’de yirmi üç yılda sayılamayacak kadar büyük atılımlar gerçekleştirildi.

Binlerce km oto yollar, hava alanları, tüneller, köprüler, en önemlisi de Milli güvenliğimizin teminatı olan silah sanayiindeki malum gelişmelerdir.

Güvenliğiniz yoksa kölesiniz, emperyalist güçlere boyun eğmek zorundasınız. Kimse sizi adam yerine koymaz. Bunların örneklerini 2002 öncesi siyasi hayatta defalarca gördük.

Rahmetli N.Fazıl Kısakürek “Her yiğide sözünü dinletecek bir yumruk şarttır” diyerek güvenliğin önemini tam anlamıyla vurgulamıştır.

Çok şükür günümüz Türkiye’sinin bugün sahip olduğu güvenlik araç gereçleri güvenliğimizi sağlayacak düzeye gelmiştir. Bu hepimizi gururlandırmıştır.

Bu sayede ülkemizin başına yaklaşık elli yıldır bela olan PKK terör örgütü işlevsiz hale getirilmiştir. Hatta silah bırakmaya ve teslim olmaya icbar edilmiştir.

Terör örgütlerini Türkiye’ye karşı destekleyen emperyalist güçler (ABD- Rusya-Avrupa) artık bu örgütleri destekleyemez hale gelmişlerdir. Yani Suriye’den çekilerek yenilgiyi kabul etmiş durumdalar.

Suriye’den çekilmiş derken halen oralarda üstleri var ancak, o üstler terör örgütünü desteklemek amacıyla değil başka amaçlarla oralarda bulunuyorlar.

Bütün bu olumlu gelişmelerin yanında iktidarın bir türlü başaramadığı en önemli icraat, gelir dağılımındaki adaletsizliktir.

Gelir dağılımındaki adaletsizlik, hafife alınacak bir durum değildir. Gelir dağılımı adaletsizliği, çalışanlar arasında büyük husumetler yaratır. Çalışma barışışını bozar. Üretimi olumsuz yönde etkiler.

Sıradan insanların oy tercihleri, öncelikli olarak ceplerine giren para ile doğrudan ilgili olduğunu unutmamak gerekir.

Günümüz muhalefeti, sadece eleştiri muhalefetİ yapıyor.

İktidar partisinin neyi yanlış yaptığını belirtmek yetmez. Kendileri o yapılan yanlışın doğrusunun ne olduğunu da ortaya koymaları ve bu yönde halkı ikna etmeleri gerekir.

Ana muhalefet partisi CHP nin hangi bütçe ile neyi nasıl yapacağını açık ve net olarak belirtmesini ve bunu çeşitli basın yayın organları ile halka duyurması beklenir.

Seçmen açısından sadece iktidar partisine bir taş atmak için CHP ye oy vermek rasyonel bir davranış değildir.

Görünen o ki, ana muhalefet partisi CHP sadece tepki oylarına ve ideolojik beklentileri olan seçmenlerin oylarına talip.

Bunun sağlıklı bir muhalefet anlayışı olduğu düşüncesinde değilim.

İnsan tabiatı daima daha iyiyi gördüğü zaman o tarafa gitme temayülündedir.

Bu nedenlerle iktidara talip olacak olan bir partinin, iktidar partisinin ileri sürdüğü fikirlere laf yetiştirme yerine sürekli kendi plan ve programını halka anlatmaya çalışması gerektiği düşüncesindeyim.

25.05.2025 M.Sadullah SAĞLAM

Dikkat!

Yorum yapabilmek için üye girşi yapmanız gerekmektedir. Üye değilseniz hemen üye olun.

Üye Girişi Üye Ol



Günebakış Trabzon Haber