Birkaç gün önce akşamleyin bir TV de tartışma programı izliyorum. Programda tartışanlardan CHP Milletvekili Gürsel Tekin, HDP lileri kastederek bu adamların seçilmiş belediye başkanları görevden alınıyor, genel başkanları hapse atılıyor ve daha birçok uygulama dile getirerek bunların ne yapmasını bekliyorsunuz şeklinde adeta bir HDP savunması yapıyor.

CHP li Gürsel Tekin’in bu yakınmalarına hiç şaşırmadım, baştan beri CHP nin adeta bir HDP savunucusu olduğu kamuoyu tarafından çok iyi bilinmektedir.

Benim asıl anlamakta güçlük çektiğim, Prof.Dr.Yaşar Hacısalihoğlu’nun bir bilim adamı sıfatıyla bu iddialara verdiği cevaplar oldu. Ortada kırk yılı aşkın bir zamandır ülkemizde terör estiren ve binlerce masum vatandaşımızın çoluk çocuk katili olan bölücü bir terör örgütünden söz ediliyor.

Böyle bir örgütün Türkiye Büyük Millet Meclisinin içine kadar girmeyi başarmış destekçileri olduğundan kimsenin şüphesi olmayan bir siyasi parti için “Ne yapsınlar” diyen bir adama cevaben terörü bıraksınlar ne yapacaklar diye bir cevap veremeyen Prof.Dr.Yaşar Hacısalihoğlu’nun bu hali beni doğrusu çok üzdü.

Devletimiz PKK terör örgütü ve onun uzantısı HDP ye çözüm sürecinde verdiği tavizleri hepimiz hatırlıyoruz. Bu teröristler kendilerine verilen bu tavizleri, sözde mücadeleleri sonucu elde ettiklerini ileri sürerek çözüm sürecini baltalayarak, masayı nasıl devirdiklerini görmedik mi?

Ak Parti hükumeti bu çözüm süreci nedeniyle büyük bir risk almıştı. Netice olarak bu süreç nedeniyle halen eleştirilmektedir. Ancak, Ak Parti hükumeti çözüm sürecini hiç başlatılmamış olsa idi bu sefer devlet çözüm istemiyor diye tüm batılı dostlarımız dahil büyük eleştirilere maruz kalacaktı.

Aşağı tükürsem sakal yukarı tükürsem bıyık.

HDP mensupları, hiçbir zaman PKK ve YPG yı lanetlemezler. Lanetlemek şöyle dursun her fırsatta överler sırtlarını bu terör örgütlerine dayadıklarını, terörist başı Apo’nun heykelini dikeceklerini ifade ederek siyaseten yapmak istediklerinin ne olduğunu alenen ifade etmektedirler.

Batılı ülkelerde böyle bir partinin hiçbir şekilde siyasi faaliyet sürdüremeyeceğini bütün siyasetçiler kabul ediyorlar. Kaldı ki, Avrupa ülkeleri izin vermiş olsa bile bu bizim de izin vermemizi zorunlu kılmaz.

HDP eş başkanı Selahattin Demirtaş ile ilgili davanın bir an önce sonuçlandırılarak hak ettiği cezaya çarptırılması yargı erkinin öncelikli görevi olmalıdır. Diğer taraftan dokunulmazlıkları nedeniyle yargılanamayan bütün milletvekillerinin bu dokunulmazlıklarının kaldırılarak acilen yargılanmalarının sağlanması TBMM sinin görevidir.

Türk halkı bu devlet kurumlarından söz konusu görevlerini hiç vakit kaybetmeden yerine getirmelerini beklemektedir.

Türkiye Büyük Millet Meclisi çatısı altında milletimizi temsil eden ay yıldızlı Bayrağımızı toplantılarında ve sair konuşmalarında yanına koymaktan utanan veya korkan bir milletvekili olabilir mi? Ne yazık ki, var. O da HDP dir.

HDP li vekillere devlet bütçesinden maaş verilmesi, partiye hazine yardımı yapılması derhal kesilmelidir. Bunların aldıkları paralar terör örgütlerine gidiyor ve oradan da kurşun olarak bizim Mehmetçiğin üzerine yağıyor.

Yani fidan gibi biçkin asker delikanlılarımızın bağrına saplanarak onları şehit eden kahpelerin silahlarının ve mermilerinin parasını da o gençlerin babaları ödemiş oluyor.

Bu çok hazin değil midir?

Türkiye bu duruma daha fazla tahammül edemez. Şayet iktidar bu ifade ettiğim önlemleri almazsa bunun bedelini ağır ödemek zorunda kalacaktır.

10.03.2021

M.Sadullah SAĞLAM

Dikkat!

Yorum yapabilmek için üye girşi yapmanız gerekmektedir. Üye değilseniz hemen üye olun.

Üye Girişi Üye Ol



Günebakış Trabzon Haber