Tarihte yahudiler hep başka ülkelerde yaşamış, bir fırsatla Filistin topraklarına, kimine göre satın alarak, kimine göre çökerek, orada kendilerine devlet kurmuşlar fakat, halen dünyanın birçok ülkesinde nüfusları azımsanmayacak kadar çok ve hemen hemen her yaşadıkları ülkede ekonomik gücü de ellerinde bulundurmaktadırlar. 

Bu ekonomik güç ile ve gücün esiri olan devlet ve milletlerle bir olmuş, kendi boyuna, kalıbına bakmadan dünyaya kafa tutmaya devam etmektedir. Ve maalesef ekonomik gücü olsun olmasın ne kadar Müslüman ülke varsa bir çoğu bu İsrail illetinden, ama öyle ama böyle korkmaktadır. 

Çok şükür ki, Türkiye cumhuriyeti var ve ülkemizi yöneten devlet adamlarımız korkmak nedir bilmediklerinden, tarihindeki zaferlerin gücü ile her daim zalimin karşısında durmuştur. 

Durmayada devam edecektir fakat, zalimin sahibi çok olduğundan, üstelik ekonomik gücüde ellerinde bulundurduklarından, bazı ticari ve siyasi anlaşmaların ülkemizide zorda bıraktığından, ayrıca Türkiye Müslüman ülkelerin desteklerinide alamadığından, bir takım yaptırımlarda gecikmeler yaşanmaktadır doğrudur.

Yinede dünya, Gazze’de Müslüman çocukların, kadınların, ihtiyarların ve bir çok sivil vatandaşın katledilmesini izlerken, bir tek sayın cumhurbaşkanımızın Recep Tayyip Erdoğan sesini bu zulme ve katliama karşı yükseltmektedir.

Sayın cumhurbaşkanımız da olmasa, kimse bu zalimlere bu düzeyde yüksek sesle ve etkiyle karşı çıkmayacak. Allah ülkemizi ve Türk milletini korusun, çünkü ancak Türk milleti zalimlere karşı mücahit olur.

Fakat sosyal medyada üzülerek izlemekteyizki, zalimlere karşı cihat çağrıları, savaş arzuları, cepheye gitme söylemleri ve düzenlenen mitingler hep alaya alınarak dalga geçilmektedir.

Aslında,
Bu söylem ve mitingler, müslümanlara karşı zalimler tarafından yapılan zülme ve dolayısıyla savaşa karşı boykot mitingleridir.

Mitinglerin asıl amacı bu zülümü bütün dünyaya duyurmak ve zalimleri baskı altına alarak yaptıkları savaş ve zülümden vazgeçirmektir.

Bu nedenle,
Miting yapanların ses getirici, ilgi çekici değişik söylemler ve kıyafetlerle mitinglerde yer almaları gayet doğaldır, hatta dahada abartılarak yada kurgularla gösteri yapılmalıki reytingi daha çok olsun ve sonucu daha etkili olsun.

Yoksa, savaş yada operasyon, iyi niyet ve barış isteyen duygusal vatandaşın işi değil, tabikide vatandaş orantısız güç kullanan zalime karşı savaşa gitmeyecektir. 
Bu gayet doğal ve normal karşılanmalı, bunu alaya almak zalime güç verir.

Hadisi şeriflere baktığımızda, 
İbn Abbâs’ın (r.a.) naklettiğine göre, Resûlullah (s.a.v.) Muâz b. Cebel’i (r.a.) Yemen’e gönderirken şöyle buyurmuştur:
“Mazlumun bedduasından sakın. Çünkü onunla Allah arasında perde yoktur.” (Buhârî, Zekât, 63; Müslim, Îmân, 29)

Bir rivayete göre ise bir hadiste,
“Zalimin karşısında susan dilsiz şeytandır” denilmektedir. Allah’ım Zalimin ahı, bedduasıyla bu yahudi devletini yok edecektir. Amin. 

Buna göre Müslüman olan herkes kendince bir buğz etmektedir, zalimin zulmünü görmezden gelemediği için kendince tepki vermektedir. Kimi bedenen gücü ve varsa silahıyla, kimi konuşarak anlatmasıyla, kimisi duasıyla mazlumun yanında olmaktadır. 

Ünlü sanatçı Mahzuni Şerif’in bir sözü var, “Zalimin zülümü varsa ey mazlumun Allah’ı var” diye. Doğru demiş ünlü sanatçı zalimin zulmü  varsa eyy İsrail unutma, müslümanında Allah’ı var. Elbet birgün yok olup gideceksin. İnşallah. 

Demem o ki, herkesin bir tepkisi var ve olmalıda, buna karşı çıkılmamalı, bilakis destek verilmeli, eğer inanmıyorsan o zaman susarak tepki koymalısınki, inancı olanında moralini, motivasyonunu bozmayasın. 

(2010-11 ŞAMPİYONU TRABZONSPOR)

Dikkat!

Yorum yapabilmek için üye girşi yapmanız gerekmektedir. Üye değilseniz hemen üye olun.

Üye Girişi Üye Ol



Günebakış Trabzon Haber