Trabzonspor genel kanıdan uzak ama, camianın beklentisi doğrultusunda geçtiğimiz hafta İstanbul deplasmanında, Fenerbahçe karşısında aldığı çarpıcı galibiyet ve yankılarının ardından, evinde Konyaspor’u konuk etti. 

Sezon başından beri beklenenden uzak kötü gidişiyle teknik adam değişikliğine giden ve bir çıkış arayan Konyaspor’a karşı Trabzonspor’da Abdullah Avcı ve talebeleri, büyük oranda dolu tribünler karşısında sahaya mutlak galibiyet için çıktı, çıktı ama maç öyle hiçte kolay bir maç değildi.

Kolay olmadığı ilk devre Trabzonspor’un etkisiz, Konyaspor’un mücadelesi bol ve zaman zaman iyi oyunu ile Trabzonspor’u oldukça zorda bırakmasından belli oldu. 

Yukarda belirttiğim gibi, geçen hafta Kadıköy’de Fenerbahçe karşısında alınan çarpıcı galibiyetin akabinde, kendi evinde Trabzonspor böyle oynamamalıydı ve buna hiç hakkı yoktu. Tabi futbol öyle her istediğini istediğin zaman yapabileceğin bir oyun değil kabul fakat, taraftarın beklentisi büyük. 

İnsan istiyor vede bekliyorki, o muhteşem galibiyetin ardından, kendi evinde ve seyircinin önünde şöyle kora kor ve baskılı bir 30 dakika oyunla skoru elde edip, bir keyif yapsak ama nerdeee! 

Hoca haklı olarak Fenerbahçe maçının ilk on birini bozmadı ancak, o maçta da görüldüğü gibi orta alanda Abdulkadir ve kanatta Pepe eksik kalmıştı ve yerlerine Bakasetas ile Trezeguet almıştı ve işi bitirmişti. Şimdi bu maçın ilk yarısına bakıldığında yine aynı iki oyuncu Abdulkadir ve Pepe’de aksamalar gözüktü.

Konyaspor az biraz dikkatli olabilse maçın ilk devresini iki gol atarak üstün tamamlayabilirdi. Çok şükürkü Trabzonspor’un şansı yanındaydı, Konyaspor’da ya topu dışarı attılar, ya değerlendiremediler, ya da 1 metreden gol yapamadılar. Ve maçın ilk devresi 0-0 beraberlikle geçildi.

Bir hafta önce süper, bir hafta sonra vasat olmak, aslında oyuncu psikolojisinde bunun normal olduğunu düşünüyorum ve anlayabiliyorum. Eğer hedef şampiyonluksa bu beklenmez tamam ama, hedef şampiyonluk olmadığında bir haftadaki bu düşüşün normal olduğu gerçeğini kabullenmeliyiz. 

Neyseki bu düşüş Trabzonspor’u zorda bıraksa da kaza yapmasına neden olmadı. Maçın 59. dakikasında ceza sahası içerisinde topu önünde bulan Onuachu düzgün bir vuruşla topu ağlarla buluşturarak Trabzonspor’u 1-0 öne geçirdi.

Trabzonspor’un attığı gol umutları yeşertsede, 77. dakikada yedigimiz gol taraftarı umutsuzluğa sevketti. Ancak bu umutsuzluk 8 dakika sürdü maçın 85. dakikasında Onuachu öyle bir gole imza attı ki, yılın golü adaylarının tahtasını daha şimdiden kapattı diyebilirim

Trabzonspor golü bulmak için baskı kurduğu bir anda Trezeguet’nin ceza sahası içerisine gönderdiği topla buluşan Enes, tam topu ezdi derken, gitti dediğimiz pozisyon geri geldi ve Enes’in yaptığı bu asisti, Onuachu öyle bir vuruşla gole çevirdiki, tekvando sporunun can alıcı vuruşlarından ve usta işi diye tabir edilen Duit Chagi vuruşuna şapka çıkarırcasına bir vuruşla golü kaydedince, Trabzonspor 2-1 üstünlüğü yakaladı.

Onuachu’nun bu golü Avrupa arenasında da, ödül olarak karşılık bulacaktır, bulmalıdır diye düşünüyorum. Ayrıca Onuachu’nun bu golünün ardından yaptığı gol sevinci yürekleri ağızlara getirdi. 2 metre boyundaki ve bu kilodaki bir oyuncunun ellerini kullanmadan havada parante atarak Takla atmasının çok sağlıklı olmadığını ve bu konuda uyarılması gerektiğini düşünüyorum.

Maçın sonunda Abdullah Avcı hocanın yaptığı eleştiri dolu açıklaması dikkat çekiciydi. 

Çok sıkıcı ve zor bir maç olduğunu, maç önünde ısınma bölümünde takımının enerjisinin düşük olduğu bilgisinin geldiğini ve buna anlam veremediğini, bir hafta önce süper olan takımın bir hafta sonra bu kadar enerjisi düşük nasıl olabildiğini anlamadığını, takımın oyuncu kalitesinin artırılması gerektiğini ve burası Trabzon Trabzonsporlu taraftarın neler istediğini iyi bildiğini söylemesi gerçekten dikkat çekiciydi.

Ayrıca hoca bazı oyuncularının kendini çok yorduğunu, sanki yeni yetişen bir oyuncu gibi durması gerektiği yeri, yapması gerektiği hareketi, vermesi gerektiği pası vb. gibi şeyleri oyunculara anlattığını ve bunun kendini çok yorduğunu ancak işinin bu olduğunu yapacak bir şey yok uğraşacağız çalışacağız dediğini duyunca ağzım açık izledim. 

Bu açıklamanın devre arasında birkaç tane transferin yolda olduğunun işareti olduğunu düşünmeden de edemedim. Çünkü bir hoca oyuncularını bireysel olarak eleştiriyorsa ve bundan yorulduğunu dile getiriyorsa orada sıkıntı var demektir. 

Bu aşamada hocanın dile getirdiği bu sıkıntıyı transferden başka çözmenin de mümkün olmadığını anlamak için alim olmaya gerek yok diye düşünüyorum. Umarım uçuk kaçık işlere imza atıp ara transferde hata yapmazlar.

(2010-11 ŞAMPİYONU TRABZONSPOR)

Dikkat!

Yorum yapabilmek için üye girşi yapmanız gerekmektedir. Üye değilseniz hemen üye olun.

Üye Girişi Üye Ol



Günebakış Trabzon Haber