Almanya Şansölyesi Türkiye ziyaretinde devletin ve milletin sinir uçlarına dokunan bir dizi adımlar attı; bazı mekanlara gitti; bazı bilinen sahıslarla görüşmeler yaptı...

Ziyaret ve görüşmeler mesaj, algı ve zımmî tehdit içermekteydi...

Sirkeci Garı'na gidip Abdülhamid'in sürgüne gönderildiği yerden ikili poz verilmesi sabır bardağını taşırdı...

Verilmek istenen mesajları kim anladı?
Anlayan anladı!

İçeride bu kadar dışarıya bağlı ve bağımlı, tutsak zihniyet varken özgür ve bağımsız Türkiye nasıl gerçekleşecek?

"Suriyeliler dışarı!" Diyerek sürekli milleti kışkırtanlar,

seçimlerde "Suriyelileri kovacağız!" diye halkı kandırıp oy avcılığı yapanlar, 

Almanya Şansölyesi'nin ziyaretiyle 
"Suriyeliler kalıcı!" "Suriyelilerin entegrasyonunu için çalışmalıyız." demeye başladılar.

Biz biliyoruz ikiyüzlü halinizi de, an-la-ta-mı-yo-ruz!

Binmişiz alamete gidiyoz kıyamete!

Alamete uymanın cezasını Ukrayna halkı kanıyla, canıyla, malıyla ödüyor... Pişman oldular ama artık çok geç; dönülmez akşamın ufkundalar!

Allah milletimize gerçeği görme, yalanı ve yalancıyı tanıma, algıya aldanmama basireti versin.

Kendi ikballeri uğruna felakete razı olanlar, ülkesinin otobüsü yanmış, metrosu çalışmazmış,  şehir karışmış, borçtan batıyormuş, şirketleri iflastaymış,  Umurunda bile değil...

Varsa yoksa dış destek, dış muhabbet, dış borç, dış umut...

İçeriye de algı!
Ve algıya aldanan çoğunluk...
Bu gidişle işimiz Allah'a kaldı.

Dikkat!

Yorum yapabilmek için üye girşi yapmanız gerekmektedir. Üye değilseniz hemen üye olun.

Üye Girişi Üye Ol



Günebakış Trabzon Haber