Miladi 2020 yılı bu akşam itibariyle bitiyor ve 2021 yılı yarın başlıyor. Bu nedenle ülkemizde yaşayan 83 milyon insan tahminen yüzde doksan gibi büyük bir oranda yeni yıla ilişkin iyi dilekler içeren mesajlar yayınlamaktadırlar.

Batı kültüründen devşirdiğimiz bu yeni yıl kutlamaları, kanun dışı boyutlara ulaşmadığı müddetçe insan hak ve özgürlükleri çerçevesinde makul görülebilir ve görülmelidir diye düşünüyorum.

İnsanların birbirlerine iyi dileklerde bulunmaları normal de yeni bir yılın ömürden giden bir yıl olduğunu da unutmamak gerekir.

Ömür denilen sermaye azaldıkça üzülmek mi yoksa sevinmek mi gerekir diye düşünüyorum. Bence biraz da üzülelim. Geçen yılda veya yıllarda kaybettiklerimizi hatırlayalım.

Kimimiz yakınlarını, kimimiz dost ve arkadaşlarımızı kaybetmedik mi? Peki bunların ardından yılbaşı diyerek gülüp eğlenmek, içip sarhoş olmak, atlayıp zıplamak yakışık alır mı?

Bir de vatan müdafaasında şehit olarak hayatlarını verenlere ne diyelim. Sakat kalan gazilerimiz var. Onların ailelerinde nasıl bir acının hüküm sürdüğünü nasıl unuturuz. Nasıl unutabiliriz bizim için canlarını veren bıçkın delikanlı ana kuzularını.

Herkes elini vicdanına koyarak yılbaşı kutlaması yapsın derim. Biliyorum vicdanı olmayanlar da vardır ülkemizde. Onlara söylenecek sözüm yok.

Yeni yıl kutlaması olarak birbirilerine iyi dileklerde bulunanlara, sağlık ve mutluluklar dileyenlere söylenecek bir eleştirim olmaz.

Ben de bu duygularla yeni yılda eş ve dostlarıma ve bütün insanlığa sağlık, mutluluk ve insanlığın yararına başarılar diliyorum. 31.12.2020

M.Sadullah SAĞLAM

Dikkat!

Yorum yapabilmek için üye girşi yapmanız gerekmektedir. Üye değilseniz hemen üye olun.

Üye Girişi Üye Ol



Günebakış Trabzon Haber