İYİ PARTİ TRABZON MİLLETVEKLİ ÖRS ÇAYKUR'U MECLİSTE GÜNDEM YAPTI

Doğu Karadeniz Bölgesinde çay sezonu başladı. Ben de bugün burada ÇAYKUR'u konuşmak, ÇAYKUR'un ekonomik durumunu ve nasıl yönetildiğini ya da yönetilmediğini yüce Meclise arz etmek istiyorum. Mevcut durumu özetleyen bir cümleyle sözlerime başlayacağım: Arkadaşlar, ÇAYKUR, AK PARTİ döneminde kötü idare edilmiş, zararı katlanarak artan bir kurum hâline getirilmiştir. ÇAYKUR, 2014, 2015 ve 2016 yıllarında kâr eder durumdayken 2017 yılında Varlık Fonuna devredilmişti, bunu hepimiz biliyoruz. İşte ne olduysa da o tarihten sonra olmuştur. Az da olsa kâr eden ÇAYKUR, 2017 yılında -işte elimde Sayıştayın denetim raporu var- 267.742.417 TL zarar etmiştir. Yine, 2018 Sayıştay raporuna baktığımız zaman, bu raporda da ÇAYKUR'un zararı 657 milyon 86 bin 397 TL'dir. Sonrasında, 2019 yılında -ÇAYKUR'un kendi web sitesinden 30 mart tarihinde aldım, kendisinin bağımsız bir denetleme firmasına yaptırdığı belge bu- 1 Ocak-31 Aralık 2019 tarihleri arasında, bir yıllık zararının da 733 milyon 528 bin 821 TL oldu- bu şu anda ÇAYKUR'un web sitesinde yayınlanmaktadır. Şimdi baktığımız zaman, ÇAYKUR son üç yılda zarar eden bir kurum hâline gelmiştir ve üç yıldaki ÇAYKUR'un zararı 1 buçuk milyardan fazla durumdadır. Bu süreçte sanki pandemi Doğu Karadeniz'e uğramamış, bu Covid-19 çay üreticisini pas geçmiş gibi davranan ama spor kulüplerine, televizyon ve radyolara; çay, şemsiye, kupa gibi hediyeliklere milyonlarca para döken ÇAYKUR'un, neden zarar ettiğini sormak, sorgulamak hepimizin sorumluluğundadır diye düşünüyorum.

Görünen köy kılavuz istemez, buradan söylüyorum. ÇAYKUR iyi idare edilmiyor, ÇAYKUR kötü idare ediliyor. Bakın, bir durumu daha arz etmek istiyorum sizlere. Yıllardan beri ÇAYKUR'da bir gelenek oluşmuş, ÇAYKUR'u illaki AK PARTİ'ye mensup biri yönetecek. Arkadaşlar, kısa bir kronolojik hatırlatma da bulunmak istiyorum. 2003'te ÇAYKUR Genel Müdürü ve Yönetim Kurulu Başkanı olan kişi 2011'de AK PARTİ'den milletvekili aday adayı oldu. Ee olsun...

Aday yapılmayınca DOKAP'a başkan olarak atandı. Yerine de eski bir Milletvekili, AK PARTİ'li Milletvekili getirilip genel müdür yapıldı. 2018'de bu AK PARTİ'li, eski Milletvekili Genel Müdür istifa ettirildi. İstifasıyla boşalan makama yine daha önce AK PARTİ'den milletvekili aday adayı olan ama aday yapılmayan kişi tekrar atandı. Ee olsun...

Getirildi ama 2018'de getirildi ve daha bir yılı dolmadan istifa ettirilip 31 Mart yerel seçimlerinde AK PARTİ'nin Sakarya Büyükşehir Belediye Başkanı adayı yapıldı ve seçildi. 

Onun yerine de AK PARTİ Rize İl Başkanı'nın kardeşi vekâleten atandı ama AK PARTİ'den Sakarya'da Büyükşehir Belediye Başkanı olan kişi, eski Genel Müdür tekrar ÇAYKUR Yönetim Kurulu'na atandı. Yav, hem Sakarya'da Büyükşehir Belediye Başkanı hem de ÇAYKUR'un yönetim kurulu üyesi yaptınız bunu. Yani bu nasıl iştir.

Koca bir büyükşehri idare ederken ÇAYKUR yönetim kurulu üyeliğindeki ısrarınızın nedeni nedir, gerçekten anlamakta güçlük çekiyorum. İşte bu şekilde idare ettiğiniz ÇAYKUR, son üç yılda geçmiş yirmi yılda ettiği zararların toplamının kat be kat üstünde zarar eden bir kurum hâline gelmiştir.

Son söz olarak şunu söylemek istiyorum: ÇAYKUR, AK PARTİ'li siyasetçilerin depo makamı olmaktan çıkarılmalıdır. ÇAYKUR, liyakat sahibi kişilere emanet edilmelidir.

Dikkat!

Yorum yapabilmek için üye girşi yapmanız gerekmektedir. Üye değilseniz hemen üye olun.

Üye Girişi Üye Ol



Günebakış Trabzon Haber