Aşağıda; vatanları işgal edilen ve soykırıma maruz kalan Kızılderililere,  emperyalist Batılı beyaz adamların yaptıkları Kızılderili ağzından çok acı bir şekilde anlatılıyor!

            Mazlum Kızılderili, aynı zamanda bugünü de, Gazze’yi de anlatıyor.

            Hiç değişmemişler!

            Kızılderili soykırımını Amerika’da yaptıktan sonra, durmamış, aynı muameleyi sürdürmüş, Zencilere de her türlü insanlık dışı zulmü yapmışlardır.

            Barbar beyaz adam daha sonra Vietnam ve Kore’de sürdürdüğü mezalimi,

            Afganistan, Irak, Suriye, Libya, Afrika ve benzeri birçok yerde devam ettirmiş,

            Yine versiyonları, aynı mezalim ve soykırımı İspanya’da Müslüman Endülüslülere yapmış,

            Bu gün Gazze’de yapılan soykırımın, Yahudi’den daha çok Yahudi, ziyonistten daha çok ziyonist olarak arkasında durmuş,

            Kızılderililere ve diğerlerine ne yaptıysa, aynısını 75 yıldır Filistin’de yapmış, yapmaya da devam etmektedirler.

             Tarih boyu hiç yanıltmamışlar, barbarlıkta istikrar ve devamlılığı titizlikle sürdürmüşlerdir.

             Bakınız o büyük soykırım da Kızılderili ne demiş?

             Aynı feryatların, bugün Gazze’de yükseldiğini hatırlayarak okuyunuz!

             “Önce bir gemiyle geldiler… Misafirlerimizdi, onları sahilde hediyelerle karşıladık.

              Silahsızdık; çünkü hiç ihtiyacımız olmadı.

              Kardeştik, severdik, paylaşırdık… Silahı onlar tanıttı… Tutarken yanlış lıkla elimizi kestik, kanımız aktı…

              Evlerimize buyur ettik, konuklarımızdılar…

              Yedirdik içirdik, yatırdık, hizmet ettik…

              Topraklarımızı, dağlarımızı, sularımızı, ovalarımızı gezdirdik…

              Sevindiler… Sevindik!..

              Renkleri ne kadar beyazdı bizimkilere göre…

              Sonra gittiler; memnun ederek uğurladık dostlarımızı!..

              Bir gün, tam sabah gün doğarken, ak tenli dostlarımız; gemileriyle, çok, çok olarak geldiler…

              Beklemiyorduk; çok erken gelmişlerdi…

              Demek sevmişlerdi bizi, toprağımızı, göğümüzü; sevindik…

              Çoktular…

              Silahlıydılar; üstelik ellerini de kesmiyorlardı…

              Ayakları karaya bastı ve sonra hiç beklenmeyen, olmayacak olan oldu…

              Şaşırmıştık, acaba ne yapmıştık da beyaz dostlarımız bizleri öldürüyordu…

              Evet, beyaz adam, bu sefer gülen yüzlerimizi ağlatmaya, varlığımızı yağmalamaya, gençlerimizi köle yapmaya, karılarımıza tecavüz etmeye gelmiş!  

              Şaşırdık!.. Neden?

             Biz özgür göğün, geniş toprağın, mağrur dağların insanları; barış, sevgi, dostluk bilirdik, savaşı beyaz adam öğretti…

             Hiç hak etmedik öldürülmeyi, savaşı, köleliği…

             Erkeklerimizi öldürdüler, yaktılar çocuklarımızı ateşte diri diri…

             Toprağımızı yağmaladılar…

             Karılarımıza kızlarımıza tecavüz ettiler…

             Köle diye götürüldük yurtlarına…

             Sattılar…

             Tanrıya inanmamızı söylüyordu, elinde İncil, siyah cübbeli, beyaz tenli papaz…

             Reisimiz sordu: “Tanrı size bunları yapmanızı mı söylüyor? Cennet dediğiniz yere sizler mi gideceksiniz? Öyleyse; ben sizin olmadığınız yeri, cehennemi seçiyorum. Eğer bizleri değil de, sizleri, zulmünüzü onaylıyorsa tanrınız; böyle bir tanrıya inanmaktansa, inanmamayı yeğlerim! “

            Hiç bitmedi beyaz adamın gelmesi…

            Onlar geldikçe biz bittik; biz bittikçe onlar geldi…

             Beyaz adam, yaptıklarını anlatacak kelime bulamıyorum, bizim böyle kelimelerimiz yok; senin yaptıklarını en iyi anlatacak yine sensin, senin kelimelerin…

             Kara yüreğin, beyaz tenin gibi olabilirse bir gün, anlatırsın yaptıklarını!..” Alıntı

             Evet. Mazlum ve masum Kızılderili’nin yerinde, aynı zincirin son halkası ama son  olmayacak şekilde bugün GAZZE var.

             Ziyonist kuduz kasapların arkasında durarak ve kayıtsız şartsız her türlü desteği vererek, Kızılderililere, Vietnam, Kore, Afganistan, Irak, Suriye ve Libyalılara ne yaptıysa,

             Aynısını dün de bugünde Filistin’e yapmaktadır.

             Uyanmaz, bugün Gazze’nin yanında yer almazsak,

             Emperyalist Batılı beyaz azgın ve sapkın adam bizi ve daha nicelerinin kapısına dayanacaktır.

             Maalesef bütün bu ibretlik mezalimleri görüyor ama tek bir adım atmıyoruz.

             Göstermelik laf salatalarından başka bir şey yapılmıyor, kurbanlıklar gibi sıramızı bekliyoruz!

Dikkat!

Yorum yapabilmek için üye girşi yapmanız gerekmektedir. Üye değilseniz hemen üye olun.

Üye Girişi Üye Ol



Günebakış Trabzon Haber