Kemal Özdemir

İnsan oğlu toplu olarak yaşamaya başladığndan itibaren daha etkin ve daha verimli çalışmalar ortaya çıkarma çabası, onları gruplar oluşturarak mücadele vermeye yöneltmiştir. İnsanlık tarihi içinde, yaşam mücadelesinin yanı sıra ekip ruhu ve grup dayanışması sonucu birçok başarılı eser ortaya çıkarılmış, ekip çalışmasının değerinin anlaşılması tüm örgütleri, yönetimleri, ekipler oluşturarak örgütlerinin sürdürülebilirliğini ve başarısını artırma hedefine adeta mecbur kılmıştır. Birlik ve beraberlik içinde olan toplumlar tüm sorunlarını çözmekte daha başarılıdırlar. Düşünce birliği, gönül birliği, eylem birliği ve fikir birliği içinde hareket eden toplumların huzur içinde başarılı oldukları, kanıtlanmış durum da. Bu değişmez bir tarihi gerçek haline gelmiştir. Birlik içinde olan, hareket eden insanlardan oluşan toplumlar daha sağlıklı gelişmiş, medeniyetler kurmuş, yönetimde adaleti sağlamış, toplumları huzur, refaha kavuşmuş ve başarıyı yakalamışlardır.

Küreselleşmenin dört bir yanımız sardığı bu dönemde dönüşüm rüzgârı ile hızla değişen dünyada sosyal, kültürel, ekonomik, çevresel ve teknolojik gelişmelere bağlı olarak kamuda ve özel sektörde yönetime yeni bakış açıları gelişmektedir. Geleneksel yönetim anlayışları yerini paylaşımcı, katılımcı ve insanı dikkate alan yönetişim anlayışına bırakmakta, çalışanların yönetime katılımı desteklemektedir. Bu değişim kamu kesimine de yansımakta özellikle kamu hizmetlerinin kaliteli, etkin ve verimli olarak sunulabilmesi için halka en yakın yönetsel birimler olan yerel yönetimlere her geçen gün daha fazla görev ve sorumluluk yüklemektedir. Keza yerel ve ortak hizmetlerin nicelik ve nitelik olarak artması ve çeşitlenmesi yerel yönetimlerin imkân ve kabiliyetini aştığından, yerel yönetimleri bir araya gelmeye zorlamaktadır. Oluşturulan ekiplerle yerel yönetim birimleri, güçlerini verimli olarak birleştirebilmekte, birbirlerinin çıkarlarına ters düşmeden aralarında bütünlük sağlayabilmekte ve işlevlerini etkin şekilde yerine getirebilmektedirler. Başta belediyeler birliği olmak üzere kardeş belediyecilik anlayışı yerel yönelimlerin gücüne güç katmaktadır.

Günümüzde yerel yönetiminin etkin ve verimli çalışması, kaliteli hizmetler sunması tüm ülke ekonomisini doğrudan etkilediğinden politika, ekonomi, bilim ve teknolojide yaşanan hızlı değişimlerin etkisi ile yeniden değerlendirmeye alınmaktadır. Son yıllarda Batı’da, kamu hizmetlerinde maliyet, etkinlik ve kalite üzerinde önemli etkiler yapacak bir değişime tanık olunmaktadır. İşletme yönetimi açısından teşkilat bazında olumlu sonuçlar verdiği söylenen stratejik yönetim, değişim mühendisliği gibi yönetim modelleri çözüm olarak sunulmaktadır.

Stratejik yönetimin amacı, organizasyonun gelecekteki performansının artırılması, verimliliğin yükseltilmesidir. Ekip çalışmasına dayalı olarak örgütün hedeflere ulaşabileceğinin önemi üzerinde durur. Stratejik yönetim ile çevreyle uyum içinde, kurum içi ve kurum dışı beklentilere karşılık verebilme, geleceği öngörebilme, ortak bir amaca yöneltme ve yönetim kalitesini artırma olanağı sağlamaktadır.

Bir örgütte etkinlik ve verimliliğin sağlanmasında farklı faktörler bulunmakta ve örgüt içindeki davranışlar da önem kazanmaktadır. Ekip çalışması da bu faktörlerden biri olarak öne çıkmaktadır. Amacı, çalışma gruplarının daha etkin çalışarak performanslarını geliştirmelerini sağlamaktır. Böylece uygun bir kurum kültürü, esnek bir örgütsel yapı, ekip ve liderlik anlayışı oluşturulur, nitelikli personel ihtiyacı, eğitim, bilgilendirme çalışmalarına odaklanılır. Unutulmamalılardır ki ‘Bir araya gelmek bir başlangıçtır. Bir arda durabilmek bir gelişmedir. Beraber çalışıp başarıya odaklanmak ise başarıdır. Ayrıca Fikirde ve hedefte birlik olmayınca harekette birlik işe yaramaz.

Ekip çalışması uygulamaları, yönetimlerin temel gereksinimleri arasında yer almaya başlamıştır. Bugün başarılı olan birçok yönetim rekabet üstünlüğünü sağlamak için ekip çalışması uygulamalarının gerekliliği üzerinde vurgu yapmaktadır. Ekip çalışması yoluyla işletmeler bir yandan çalışanlarının motivasyonlarını yükseltirken, diğer yandan da çalışanların aralarındaki bağlılığı güçlendirmekte, örgüt içerisindeki iletişim kopukluklarını ortadan kaldırmakta ve böylece de personelinin hem bireysel hem de takım olarak performansını yükseltmektedir.

Teknolojik değişimin hızlı yaşanması, istek ve ihtiyaçların değişimi, küreselleşme ve artan piyasa baskısı gibi faktörler yönetimleri, talepleri hızlı ve etkili bir biçimde karşılamak üzere yeni yollar aramaya zorlamaktadır. Bu yeni çevreye adapte olmak, başarılı şekilde ayakta kalmak, geniş bilgi, yetenek, deneyim ve perspektife sahip insanların birlikte çalışmasını gerektirmektedir.

Yönetimler, çok yönlü sorunları çözmek, iyi bir karar vermek ve tüketicilere bu çözümü sunabilmek için ekiplere ve ekip çalışmasına verilen önemi artırmaktadır. Ekip oluşturulmasının temel amacı, ekip kültürü ve ilkelerine sahip olan doğru bireylerle birlikte her bireyin farklı beceri ve bilgi birikimlerini yaratılan sinerjik bir ortamda değerlendirerek, bir etkinliği gerçekleştirmektir. İşletmeler, işlerin yürütülmesi aşamalarındaki süreç bilgisiyle ekipleri oluşturarak hem kendilerini hem de örgütlerini geliştiren bir yapılanma ve çaba içine girmektedir Ekip üyelerinin ve ekip çalışmasının etkinliği örgütsel başarı ve sürdürülebilirliği sağlar. Önceleri ekip etkinliği performans ve memnuniyet açısından tanımlanırken artık nicelik, kalite, zaman açısından, üyelerin çalışma yeteneği ile tatmin, bağlılık ve güven duygularını da kapsayacak şekilde genişletilmiştir. Bu durum, ekip çalışması etkinliğinin performans, tutum ve davranış ile belirlenen çok boyutlu bir yapı olduğunu göstermektedir.

Velhasıl, sivil anlayışın ve yerel kalkınmanın vazgeçilmez unsuru olan yerel yönetimlerin, kendilerinden beklenen görev ve sorumlulukları etkin, verimli ve kaliteli olarak sunabilmesi, çalışma ortamına uygun, liyakatli kişilerden oluşan insanların bir araya gelmesine bağlıdır. Toplumun ayakta durabilmesi için, beraber yaşamak, öğrenmek, sorunlardan ve yaşamdan ders almak birinci şarttır. İkincisi, mümkün olan en realist koşullarda birlik tesis etmektir. Kısaca, dirlik içinde yaşamaktır. Dirlik insana ağız tadıdır, huzurdur, yaşama sevincidir, sükûnet ve gönül hoşluğudur. Bütünün, onu oluşturan parçalardan daha büyük olduğu bir gerçek, dolayısıyla grup akışı da bireysel akıştan daha büyük, daha etkili, daha güçlü ve en önemlisi daha işlevseldir. Şehrimizin marka değeri Trabzonspor’umuz dan güzel bir örnek verelerim. Takımda marka değeri çok yüksel oyuncuların olması başarıyı getirmeye yetmemektedir. Ne zamanki takım şehirle bütünleşmiş, uyum ve ekip ruhu oluşmuş şampiyonluk gelmiş. Takımdaki her futbolcu bireysel olarak güçlü, yetenekli, donanımlı olsa da takımı başarıya ulaştıran, diğer futbolcularla birlikte hareket etmeleri yani ekip olarak çalışmaları ve başarıya ulaşmalarıdır. Ekip çalışması disipline dayalı olduğu için bir kontrol mekanizması fonksiyonu görür. Hedef birliği ve gaye birliği fikirde birlik ve harekette birlikle mükemmel sonuç verir. Böyleliklesorunlar azalır, Başarı şansı artar ve çalışanlar zevk alır. Yazımızı Afrika atasözü ile bitirelim; “Hızlı gitmek istiyorsan yalnız git, uzağa gitmek istiyorsan birlikte git. Selam ve dua ile…

Dikkat!

Yorum yapabilmek için üye girşi yapmanız gerekmektedir. Üye değilseniz hemen üye olun.

Üye Girişi Üye Ol



Günebakış Trabzon Haber