HAMAS veya resmî adıyla İSLAMİ DİRENİŞ HAREKETİ (Harakat al-Muqawama al-İslamiya); Filistin Ulusal Yönetimi'nde seçimle belirlenmiş ve Filistin Parlamentosunda çoğunluğu elinde bulunduran, Filistinli gönüllü sivillerden oluşan İslami direniş örgütüdür.

                  Vatanlarını ve halkını Ziyonist işgal ve soykırımdan kurtarmak için “vatan müdafaası” yapan, bizim İstiklal Savaşında yaptığımızı yapan, Filistin’in “Kuvay-ı Milliyesi” olan bu asil ve kahraman vatan evlatları,

                   Dünyanın en büyük teröristi, “Küresel Terörist, Büyük Şeytan, Emperyalist ve en büyük Ziyonist ABD Yönetimleri” ve Avrupa Birliği'ndeki ülkeler ile uluslararası bazı topluluklar tarafından terör örgütü olarak ilan edilmiştir.

                   ABD’ne ve Ziyonist cani İzrail’e biat etmeyen, boyun eğmeyen, emir kulu ve kölesi, sömürgesi olmayan herkese terörist dedikleri gibi!

                   Malum bu çağın Firavunu ve Deccalı olan ABD’ne biat etmeyen, İzrail ile işbirliği yapmayan, İzrail’i tanımayan, Ziyonizme hizmet etmeyen  S.Hüseyin, M. Kaddafi, B. Esat, Sudan’da Ömer el Beşir, Taliban, İhvan-ı Müslimin, Yemen’de Ensarullah, Lübnan’da Hizbullah ve benzeri birçok direniş örgütleri bunlara göre terörist olduğu gibi,

                    Yine Onlara ve çıkarlarına boyun eğmeyen Rusya’da Putin, Venezüella’da Hugo Chavez ve  Maduro, 1979 İslam İnkılabından beri İran’da terörist ilan edilmiştir.

                     Ama Mutlak kırallık, monarşi ile yönetilen Suudi Arabistan, Kuveyt, Katar, BAE, Umman, Ürdün, Çin diktatörlüğü, Mısır’da darbeci Sisi gibiler, bunlara göre terörist olmamakta, en büyük müttefik ve ortak olarak görülmektedir.

                    Aslında tam bir mücahit olan ama terörist dedikleri HAMAS;1987 yılında, İsrail'e karşı Birinci İntifada'nın patlak vermesinin ardından, Filistinli Alim ve MÜCAHİD ŞEHİT Ahmed Yasin tarafından kurulmuştur.

                    Kökleri, 1973 yılında Mısır merkezli Müslüman Kardeşler ile ilişkili bir İslami yardım kuruluşu olarak Gazze'de kurulan Mujama al-Islamiya’ya dayanmaktadır.

                     HAMAS, 1990'ların sonlarına doğru İzral ile çatışmalara doğrudan ve tek başına müdahil olmuş, UZUN  YILLARDAN BERİ BİNLERCE ŞEHİT VERMİŞ,

                      Filistin Kurtuluş Örgütü (FKÖ) ile karşılıklı tanınma görüşmelerine ve iki devletli çözüm yolunda İsrail'i tanıma kararına karşı çıkmış, Filistin'de işgale karşı silahlı direnişi savunmaya devam etmiş, 2006 Filistin yasama seçimlerini kazanmış ve Filistin Yasama Meclisi'nde çoğunluğu elde etmiş, Gazze’yi müstakil olarak bugüne kadar yönetmiştir.

                            İşte bu mücahit Direniş Hareketi, 75 yıldan beri süregelen Ziyonist İzrail terörüne, mezalimine,  işgal ve soykırımına karşı hep savunmada kalmış, ŞEHİT AHMET YASİN’İN; “İşgale karşı dirensek te, direnmesek te öldürüyorlar. Biz direnmeyi seçtik” dediği gibi, ilk defa 7 Ekim’de karşı taarruza geçmiş ve Ziyonist canilere karşı şok edici, yenilmez izrail karizmasını yerle yeksan eden müthiş bir zafer kazanmıştır.

                            Ancak, bir avuç kahraman savaşçı, bunca Müslüman Devletin ve dünyanın savaşmaktan korktuğu Amerikan imparatorluğuna ve ziyonist küresel güce karşı beş aydır “Bedr’in Aslanları” gibi direnmiş, fakat adlarını herkesin bildiği bir İslami Direniş örgütü ve ABD tarafından yıllardan beri vurulan ve ambargo altında bulunan iki devletin çok kısıtlı yardım ve desteği dışında  başka tek bir yardımcı bulamamıştır.

                          Muselman devlet başları, bırakınız yardım etmeyi, en küçük bir yaptırıma dahi cesaret edememişlerdir.

                          ŞU HALE BAKINIZ Kİ; Bu kadar zulme, vahşete ve acıya rağmen, hala, başı ele geçirmiş muselmanlar da, zerre hareket görülmemiş, görülmemeye devam edilmekte,

                     Hala, “Savaş durması lazım” gibi, ahmak, muannat laf ötesinde bir şey yapmamaktadırlar.

                    Oysa, zulüm arşa çıkmış, feryatlar kulakları patlatmaktadır..

                     Ne acıdır ki, ölmüş Yemen kadar, devlet değil, küçücük bir örgüt olan Hizbullah kadar cesaretleri, yiğitlikleri yok!

                           Evet. Pilan açık ve nettir. BOP tam gaz yol almaktadır!

                           Hedef ve pıroğramları; "GAZZE HALKINI VE HAMAS'I YOK EDİP,

HAMAS'SIZ BİR FİLİSTİN DEVLETİNİ KURMAYA, TANIMAYA HAZIRLANIYORLAR.

                           Yani, ılımlı müslüman dedikleri,  direnmeyen, cihad etmeyen, mutfak ile tuvalet arasında ömrünü geçiren, ZİYONİST İZRAİL'E ENGEL OLMAYAN, işgalci ve soykırımcı İzrail’i tanıyan, Kudüs’ten vazgeçen, VAHŞİ KAPİTALİZME VE KÜRESEL EMPERYALİST SİSTEME ENTEGRE OLMUŞ  uyduruk, naylon veya kartondan, adı var kendi olmayan BİR FİLİSTİN DEVLETİ!

                           FİLİSTİN'İN, İŞGALDEN GERİ KALAN % 5'İNE TEKABÜL EDEN KISMINDA, İZRAİL'İN SÖMÜRGESİ, YUMUŞAK LOKMA, GÖLGE BİR FİLİSTİN DEVLETİ!

                           Dünyayı ve bu işlerden anlamayan milyarlarca kamuoyunu kandıracak, sözde Filistin devletini kurup tanıdıktan sonra, imajlarını düzeltecek, Gazze soykırımından dolayı yerle yeksan olmuş itibarlarını kurtarmış, “Filistin devletine karşı değildik, biz terör örgütü Hamas’a karşı idik, Filistin devletinin önünde terörist Hamas engel idi” diyecek, Hamas’a olan yöneliş ve itibarı kırmaya çalışacak, geri kalan bir avuç toprak ve bir avuç Filistinliye sözde bir uyduruk devlet vererek kandıracaklar, Hamas’ı istemeyen Batıcı Abbas’ın da önünü açacaklardır.

                           ONUN İÇİN, CANİ LANETLİLERİN SOYKIRIMINI ENGELLEMİYORLAR.

KINAMALARLA GAZZEYİ VE HAMAS'I BİTİRMESİNİ BEKLİYOR, ZAMAN TANIYOR VE DESTEKLİYORLAR.

                          MÜSLÜMAN ALEMİN BAŞINI İŞGAL ETMİŞ KUKLA LİDERLER DE BUNU BEKLİYOR, HİÇBİRİ HAMAS'I, CİHAD EDEN MÜSLÜMANI İSTEMİYOR, baş ağrısı görüyor hatta kendi diktatörlüklerine tehdit olarak algılıyorlar.

                           Zaten hemen ekseri, ABD ve Ziyonizmin kucağına, avucuna düşmüş, kıskıvrak yakalanmış, kıstırılmış durumdalar.

                           Yine kahir ekserisi, iktidarını ABD desteğiyle sürdürmekte, destek çekildiğinde, bir saat ömürleri olmayacağını bilmektedirler.

                           Şunu da unutmamak gerekir ki, bir avuç Gazzeli müslüman mücahid, bütün dünyanın korktuğu emperyalist küresel eşkıya Amerikan imparatorluğu ve yenilmez görülen, dünya hakimi görülen ziyonizmle, hem Aksa Harekatı hem de beş ay devam eden ve hala da devam etmekte olan bir savaşı sürdürmüş, dünyanın en modern silahlarına karşı bu kadar zaman direnmiş eşsiz kahramanlar olarak tarihin unutulmaz altın sayfalarında ve dünya hayatının devamı olan ikinci ölümsüz hayatta cennetin baş köşesinde yer alacaklardır. GERİ KALANLAR, BAŞTA MUSELMAN ÜLKELERİN BAŞINI İŞGAL ETMİŞ ABD KUKLASI İDARECİLER OLMAK ÜZERE, TÜM MÜSLÜMANLAR VE İNSANLIK FARKLI ZAYIF NOTLAR ALARAK  İMTİHANI KAYBETMİŞ OLACAKLARDIR.

                          Hamas’ın güvendiği ve pilanladığı husus, savaşı kahramanca aylarca sürdürüp, bu süre zarfında, gerek Muselman ülke başları, gerekse muselman halklar, dünya devletleri ve BM’in harekete geçeceğini ( geçmişte hep böyle olduğu için) düşünmeleridir. Topyekün bir mezalim ve soykırıma, ne muselman ülke başları, ne müslüman milletler, ne de dünya müsaade etmez, insanlığın ve hele müslümanlığın vicdanı bu kadar körelmez, bir noktadan sonra harekete geçer, savaşı durdururlar diye düşünmüşlerdir. Kısacası, insanlığın ve hele müslüman alemin bu kadar aciz ve vicdansız olabileceğine ihtimal vermemişlerdir ki, biz de ve tüm insanlıkta bunu beklemiyordu.

                           Çok acıdır ki, bir iki çok zayıf devlet ve bir avuç İslami direniş örgütünden başka, fiili hiçbir şey yapan olmamış, Gazze yetim ve öksüz bırakılmıştır.

                           İnsanlığın gözü önünde hem de 21.asırda, Milenyumda bir millet en barbar şekilde doğranmış, topyekün katledilmelerine göz yumulmuştur.

                           Müslüman devlet başlarının, kahir ekse müslüman milletlerin ve insanlığın, insanlık ve Müslümanlık adına söyleyebileceği hiçbir şey kalmamış, insanlık bitmiştir.

                           Ayrıca, Gazze’ye gösterilen bu yaklaşım bize göstermiştir ki, artık bu dünya da hiç kimse güven altında değildir, can güvenliği yoktur ve güvenebileceğimiz hiçbir merci kalmamıştır.

                            NOT: Bugün 28 Şubat. Akıl tutulması ve iğrenç darbenin 27 yılını doldurduk. Bu günlerinde müsebbibi olan darbe  Müsebbiplerini şiddetle lanetliyor, BİLGE, BASİRETLİ, FERASETLİ, YERLİ VE MİLLİ DEVLET ADAMI ERBAKAN HOCAMIZI RAHMETLE ANIYOR, ADİL,ADALETLİ, AHLAKLI "ADALET CUMHUİYETİ" bir Türkiye özlüyor, bekliyoruz.

Dikkat!

Yorum yapabilmek için üye girşi yapmanız gerekmektedir. Üye değilseniz hemen üye olun.

Üye Girişi Üye Ol



Günebakış Trabzon Haber