Kıymetli Kardeşlerim. 
Dünya bir buhrandan geçiyor ancak biz kendimizi düzeltmeliyiz.Pansuman tedbirler ile olmaz bu işler.
 Bir gün kdv'yi indir.. Olmadı elektriğe bindir. 
Ekilmemiş bir avuç yer kalmasın deyip balkonda seracılık yaptır.. 
Porsiyonları küçültün, kalın giyinin kombileri kısın, üç kg domates alçağına, 3 adet al, arabaya binme. Vs vs. 
Bunlar nasıl ifadelerdir Allah aşkına.

Bu tedbirlerle ekonomi düzelmez beyler..

Nerden mi başlayacaksınız..

Anlatayım..!

Şam valisi Esat paşa sıfırı tüketir ve hazine boşalır. Büyük sıkıntıya düşer. 

Danışmanları çare olarak Şam’daki dokumacılara fazladan vergi koymasını tavsiye eder.

Bu tavsiye üzerine Esat paşa danışmanlarına;

“Böyle bir vergi koyarsak ne kadar gelir elde ederiz?” diye sorar.

“Elli veya altmış kese altın elde ederiz” derler.

Bunun üzerine “Esat Paşa “ 

“Bu insanlar zaten zar zor ayakta duruyor. Bu vergiyi nasıl ödeyecekler?” diye sorar.

“Evlerindeki altınları ve mücevherleri satarlar Paşam” diye cevap verirler..

Esat Paşa “ Ben bu meblağı daha güzel bir yöntemle elde etsem nasıl olur?” diye sorar..

Danışmanları sessizliğe bürünür.

Ertesi gün Paşa müftüye bir davet göndererek gece gizlice buluşalım der. 

Müftü gece paşanın yanına gelir. Paşa “ Müftü efendi! Bize ulaşan bilgilere göre özel hayatında şeriata aykırı davranıyor ve evinde gizlice içki içiyormuşsun. Bu durumu İstanbul’a bildirmem gerek. Ancak önceden seni haberdar edeyim dedim” der.

Bunu duyan müftü efendi paşaya yalvarmaya başlar. İstanbul’a haber vermemesi için paşaya 1000 mecidiye vermeyi teklif eder. Paşa kabul etmez. Müftü iki katını teklif eder. Paşa yine kabul etmez. Sonunda 6 bin Mecidiye karşılığında anlaşırlar..

Sonraki gün Esat paşa Kadı efendiyi davet eder. “Kadı efendi! Rüşvet aldığın ve makamını şahsi menfaatin için kullandığına dair güvenilir kaynaklardan elimize bilgi ulaştı” der. 

Bu sefer Kadı efendi paşaya yalvarmaya başlar. “Aman efendim beni görevimden almayın, insanlara rezil olurum” diyerek Müftü efendi gibi Esat paşa ile pazarlığa başlar. Kadı ile de 6 bin mecidiyede anlaşırlar.

Sonra sırasıyla defterdar, karakol komutanı, esnaf ağası ve büyük zenginleri tek tek davet eder. Bu operasyonun sonunda Esat paşa tam 200 kese mecidiye altını toplar.

⭐️

Arkasından danışmanlarını çağırır “ Şam halkına vergi koyduğumu falan duydunuz mu?” diye sorar. “Hayır paşam duymadık” derler. 

“Bakın hiçbir vergi koymamama rağmen 50 yerine 200 kese mecidiye altını topladım” der. 

“Bunu nasıl yaptınız Paşam?” diye sorduklarında..

“Kuzuların derilerini yüzmektense koçların yünlerini kırkmak daha iyidir” der.

İnşallah..

Hikayeyi yanlış anlayıp koçları karıştırmazsınız..!!

Dikkat!

Yorum yapabilmek için üye girşi yapmanız gerekmektedir. Üye değilseniz hemen üye olun.

Üye Girişi Üye Ol



Günebakış Trabzon Haber