Siyasi Partilerin iç meselesi olan İl ve İlçe Başkanlıkları seçimleri bazı partilerde bu günlerde sona doğru yaklaşılıyor.

AK Parti de bunlardan biri. Yaklaşan İl Başkanlığı seçimleri münasebetiyle birçok senaryolar üretilmekte partili partisiz her kesimden insan Trabzon'da kimin İl başkanı olacağını tartışıyor.

Hatırı sayılır bir kardeşimler daha önce de AK Partide yönetimde görev alan bu kardeşimle geçenlerde bir kahvaltı programında karşılaştık.

Bu kardeşimizin söylediklerinden yola çıkarak biraz analiz yapmak istiyorum.

Evet Trabzon il Başkanlığı için geçen isimler şöyle Eski Trabzon Milletvekili Salih Cora, Mevcut Başkan Sezgin Mumcu, Eski İlçe Başkanı Temel Altuntaş, Eski İlçe Başkanı Zeki Kavanoz ve Mevcut İlçe Başkanı Selahattin Çebi.

Bu isimlerin hepsinin de saygın isim olduğu hususunda hiç şüphemiz yok.

Ancak, Siyasi partilerde böyle üç beş isim olunca genelde Genel Merkez tarafından atama yolu ile başkanlıklar belirlenir.

Şahsım kendi düşüncem şudur ki; Değerli Taka gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Sayın Yusuf Turgut'un da bir yazısında belirttiği gibi AK Partinin böyle bir lüksü kalmadı.

Artık her ilde il veya ilçe seçimleri demokratik bir şekilde yapılması, seçim sonucunda kim en çok oyu alırsa onunla yola devam edilmelidir.

Bir kişi bir yarışa girer ve ondan galip çıkarsa arkasındaki halkın gücü ile çok daha başarılı işler yapacağı kesindir.

Trabzon'da bu kadar aday varsa sandık kurulmalı delege baskı altına alınmadan seçim yapılmalıdır.

Kim fazla oy alırsa onun iş başına gelmesi sağlanmalıdır.

Siyasiler hep demokrasi, demokrasi der ama bu tür işlere geldiğinde benim adamım olsun çamurdan olsun der.

Gruplaşmalardan bir fayda görülmediği malumdur. Onun adamı, bunun adamı demek yerine bizim adamımız denmeli.

Belediye başkanlıklarında da ön seçim yapılmalıdır. Aday açıklanmadan önce eğer birkaç aday varsa sandık kurulmalı en çok oy alan aday olmalıdır.

Trabzon'da hiç de böyle olmadığı kesin, Trabzon'un adayları hep Genel Merkez tarafından belirlenmiştir.

Bununda bazı menfi sonuçlarına halk olarak hep şahit olduk.

Geçtiğimiz dönem hariç Ahmet Metin Genç tek adaydı ve herkes tarafından da desteklendi.

Ama Ortahisar Belediyesi AK Parti tarafından kaybedildi. O zaman da Ortahisar için çok aday vardı ama Genel Merkez Ergin Aydında karar kıldı.

Daha önce Yomra ilçesinde de aynı durum söz konusu olmuştu. İstenmediği halde Sayın Sağıroğlu aday yapılmıştı.

Yine son seçimlerde Vakfıkebir İlçesinde de aynı şey oldu. Sonuçta bağımsız aday kazandı.

AK Parti Belediye seçimlerinde ki yenilgisinden ders almalı ve bu yöntemi desteklemelidir.

AK Parti içerisinde bu konuda hiç yol alınmadığı aşikâr. Belediye Başkanlıklarını kaybeden İl Başkanlarının veya İlçe Başkanlarının istifa ettiği Rize İl Başkanı dışında duyulmadı yazılmadı.

Belediye Başkanlıklarının kaybedildiği illerin İl veya İlçe Başkanları istifa etse belki de parti içi karışıklığa sebep olurdu da ondan böyle bir yol izlendi.

Ama halkın beklentisi bu yöndeydi.

Hulasa-ı kelam. Tüm Başkanlıklar seçimle gelsin seçimle gitsin demokrasi yarışsın.

Seçimle gelen ayaklarının üzerine daha sağlam basar. Kendini daha güçlü hisseder. Karar verirken o ne der bu ne der ona bakmaz.

Son zamanlarda İl ve İlçe Başkanlıklarının kendi başlarına karar veremedikleri de ortada.

Tonya İlçe Milli Eğitim Müdürü Ziya Durmuş’un önce görevden alınması gündemdeydi.

Daha sonra, Beşikdüzü İlçe Milli Eğitim Müdürü ile becayiş yaptırıldı.

Bu olay İl den veya İlçeden alınan kararların başka yerlerden uygulanmasının engellendiği anlamına gelir.

Kim ne derse desin seçim “güç” dür.

Dikkat!

Yorum yapabilmek için üye girşi yapmanız gerekmektedir. Üye değilseniz hemen üye olun.

Üye Girişi Üye Ol



Günebakış Trabzon Haber