Son günlerde ülkemizim gündemini HDP’nin kapatılması ve milletvekillerinin vekilliğinin düşürülmesi oldukça gündemi meşgul ediyor. Parti kapatılmalı mı? Milletvekillerinin vekilliği düşürülmeli mi? gibi sorular her yerde konuşuluyor. Bence bu hukukun işi. İşin ehli olmayanların fazlaca konuşması doğru değil. 
Benim kişisel görüşüm partinin kapatılmasından çok partinin devlet desteğinin kesilmesi ve milletvekillerinin vekilliklerinin düşürülmesi yanı maddi olarak devletin kaynaklarının terör örgütüne gitmesinin öncelikle daha doğru olacaktır. İçteki ve dıştaki düşmanlarımızın çalışmaları ve gayretleri sonucu bu gün ülkemiz çok ta rahat günler geçirmiyor.
Diyeceksiniz ki Türkiye tarihin hangi döneminde rahat etti ki, Etmedi. Hep mücadele ile geçti yaşamlar. Devleti yönetenler de mücadele etti, içinde yaşayanlar da mücadele etti. Bazen asıldılar, bazen öldürüldüler ama yılmadılar. 98 yıldır pes etmedik. Etmeyeceğiz de. İkiyüzlü dünya diyeceğim. Bakın neden? Türkiye 45 yıldır terörden çok çekti. Asala töreri Büyükelçilerimizi şehit etti. 30’a yakın şehidimiz oldu. Asalayı bitirdik. Sonra PKK terör örgütünü kurdular. Aynı ülkeler kurdurdu. Geçen akşam rakamlar verildi. Tam 6 bin sivil vatandaşımızı katletmiş terör örgütü. Binlerce de güvenlik görevlimiz vatan uğruna şehit oldu. Avrupa’dan parlamentolarından bir kararlı kınama duydunuz mu? Duymadınız! Ama kimin devşirdiği, kimin Suriye ve Irak’a saldığı apaçık ortada olan bir dönemdi, Fransa’da bir dergiye ve bir tiyatroya silahlı baskın yapıldı, sonrasında ne oldu? Bütün Dünya liderleri kol kola Paris sokaklarında teröre karşı yürüdüler! Gara’da 13 vatandaşımız katledildi. Ses çıktımı, çıkmadı. Acımızla bizi baş başa bıraktılar. Hala PKK’yı da YPG’yi de terör örgütü olarak görmüyorlar. Ve  o örgüte tam destek veren HDP’nin kapatılmasına yönelik dava için kıyameti koparıyorlar. 
Birde Terör destekçisi partinin temsilcileri kalkmışlar Nevruz bayramında özgürlük ve barıştan söz ediyorlar. Bu iki kavram terör örgütü ve destekçilerinin ağzına hiç mi hiç almamaları gereken, onlara yakışmayan kellimler. Parti ve dağdaki uzantısı kanlı örgüt haklarını savundukları ibdaasın da bulundukları Kürt kardeşlerimizi adına konuşma hakları bile yoktur. Güneydoğu halkı ve Kürtlerin özgürlüklerini o parti ve dağdaki eşkıyaları kısıtlamaktadırlar. Binlerce masumun kanını dökerek, okul yakarak, yol ve şantiye yıkarak huzursuzluğun ta kendisidirler. Hatta tüm Ülkenin huzurunun ve mutluluğunun yegâne düşmanları onlardır.
Bir kez daha vatan için gazi olan şehit düşen bütün güvenlik güçlerimize binler rahmet ve minnetlerimle… 

Kemal Özdemir

Dikkat!

Yorum yapabilmek için üye girşi yapmanız gerekmektedir. Üye değilseniz hemen üye olun.

Üye Girişi Üye Ol



Günebakış Trabzon Haber