banner240
banner237
banner238

GELİŞEN DÜNYA

Gelişen şu dünyaya ayak uydurmak zorunda kaldık. Zorunluyduk da bu çarpık düzene uymaya... Çok eksilerimiz olsa da yetiştik modern hayatın bize sunduklarına. Aslında bir yandan esir olduk. Kaderimiz kapitalizmi rahat yaşamaya uygun olmalıydı. Çağdaş hayat buydu. Kendimizi çağa tutsak ettiğimizle kalmadı, geleceğimizi, çocuklarımızı kreşlere emanet ettik ne var ki. Buna ne gerek vardı ki? Aile sıcağından, ana kucağından, anne ilgisinden mahrum çocuklar büyüttük ama olsun, bizler bu açığı kapatacak imkanlar sunduk yavrularımıza. Hem neleri eksikti ki; yedikleri önlerinde, yemedikleri arkalarında idi. Hem, atarileri denilen her çeşit bilgisayaroyunları, tv leri, sinemaları vs. leri var. şimdilerde de eipeyleri, hepsi var. Hafta sonu da birkaç saat onlarla geçirdiğimiz zamanları var... Eee... daha ne olsun? Aile sıcaklığı olsun 2, 3 yaşında çocuk kreşsin soğuk duvarlarının arasında sıkışmasın anne kucağından, baba ocağında olsun. Mesai bitti mi anne özlemiyle yanan yavrularımızı işe katmayalım, ertelemeyelim onları. Zaman bizi yipratirken onları da büyüttüğünü idrak edelim. Soru sorduklarında başımızdan savmayalım lütfen. Onlar için yatırım yapıyoruz; marka giydiriyoruz, lüks hayat sunuyoruz, demek yerine kanaat etmesini öğretelim. Mütevazi olmayı öğretelim. Onları ertelememeyi öğrenelim ve öğretelim. Önceden dünya nüfusu elbette böyle kalabalık değildi, anneler kariyer peşine değildi, tarlaya koşardı. Çapanın önünde, arkasında çocuklar analarının yanında oynar kreşe bırakılmazdı. Kaygısına kapılıp terk edilme duygusuyla, kaygılı evhamlı, hastalıklı kişilikler olmazdı. Hayatı dinleyerek değil yaşayarak öğrenirlerdi. Baba evin direği, baba ailenin yaşlandığı dağı, baba örnek teşkil eden kahraman olurdu evlat nazarında. Lakin günümüzde babalar daha çok kazanma, daha çok zengin olma sevdasında uğraşırken mirasımızı bırakmaya gönüllü olduğumuz çocuklarımızı kaybediyoruz birer birer. Artık ellerine verdiğimiz aygıtlar kadar manasız, materyalist katı kalpleri olan bir nesil var ortada. Gelişen dünyaya ayak uydurmak zorundayız fakat daha şuurlu, daha sorumlu, daha anaç, daha babaç olmalı! Yılın 3 ayı okullar tatil, bir ay tatilde kalan 2 ay hayatın içinde geçmeli. Aile olmayı başarmalıyız yeniden. Sevgisiz çocuk ya büyümüyor ya da yolun yarısına gelmeden solup gidiyor çiçekler gibi. Çocuklarımıza lazım olan sevgi ve güvendir. Bunu unutmayalım. Lütfen, miras bırakacağımız çocuklarımız, dünyamız üç günlük fani dünya için dünyamızı yıkmayalım

HABER:GÖNÜL AYDIN

GİRESUN ORDU TEMSİLCİSİ

Dikkat!

Yorum yapabilmek için üye girşi yapmanız gerekmektedir. Üye değilseniz hemen üye olun.

Üye Girişi Üye Ol

banner1

banner220



Günebakış Trabzon Haber